Yakındım;
Buz gibi duvarlar
Kalındı perdeler
Sarıldı yanım
Yalnızlık içimizde,
Hep vurduğu yerde.
Pehlivanlar saray içi er meydanında
Kazanlar yağlarla doludur her yanında
Nice yiğitlerin bahsedilir namında
Nama nam katanların yeridir Kırkpınar
Davul zurna yiğitlik türküleri çalar
Elinde sazı tele dokunur
Sanki hayatlarımız okunur
Size her mekanda yer bulunur
Çalıp söyleyin bizim aşıklar.
Kültürümüz bu, geleneğimiz
Her gün yollarında
Yollanırım DSİ
Gün boyu günler boyu
Yaşarım seninle
Yaşatırım emeğimi
Bu şehrin caddesinden
Gözlerim takıldı karşı dağlara
Hüzne boğdu beni bakarken
Yine aldı beni benden
Alışamadım.
Hafızaya kazınmış bir kere
Uzar gider ufka doğru
Çiçek açar sağı solu
Lımınındadır top yolu
Sultan selim geldi geçti
Rus harbinde kışın karda
Gitme günüm yaklaştı
Duygular beni aştı
Sevdam yürekten taştı
Taşlı köyüm elveda
Geldiğim günden beri
Onyedi ağustos günü marmara
Yandı yürekler semalar kap kara
Hayatta kalanlar çıkmış dağlara
Açtın gönlümüze yara marmara
Uğultuyla sarsıldı yer yarıldı
Şenlendi yine bizim yaylalar
Kavuştu koyun ile kuzular
Bakraç ile süt sağan analar
Hiç mi karın erimez yaylalar
Çiçekler buram buram kokuyor
Hayatın barınağı
Yamaçlarında
Ulaşılması zor
Patika yollarında
Dar boğaza akan
Çöplüklü sularında
Sevgili abim Turan GÜL bu yaz başında, çok sevdiği köyünün yeşil örtülere büründüğü, şiirlerinde 'Beni pınarına çağırır dağlar' dediği mevsimde Allahın rahmetine kavuştu.Şimdi burada şiirlerine ulaşıp okuma fırsatını bize verdiği için sevgili abimi rahmetle anıyorum. O kadar çok özledikki yerini ayr ...