Güle oynaya göndermiştik seni askere
Dualar etmiştik çabuk alırsın teskere
Öldüğünü duyunca yıkıldık binlerce kere
Seni vuranları sersin Allah yerden yere
Yürekler dayanmaz nasıl koyam seni kabire
Yetti artık tak etti
Canıma bu yoksulluk
Dinmez gözümün yaşı
Akar oluk oluk
Sevdan ile yanıp rüzgarda uçan külüm
Sensiz hayatın anlamı yok boştur artık gönlüm
İnan ayıramaz bizi ölüm bile ölüm
Gönül bahçemde açan ilk ve son gülüm
Sensin sen Songül’üm
Kalmadı dünya da yoktur insanlık yok
Yoksulluk bağrıma saplandı sanki bir ok
Zengini sorarsan her zaman karnı tok
Kötülüğün sonu boştur oğlum boş
Çare arayıp dururken çare
Çaresizliğe düşüp
Umutsuzluğa kapıldığında
Birileri çıkar birileri karşına
Kurtarıcı rolünde
Hayalinde yaşattığın rüya perileri gibi
Boşaldı köyler kalmadı bir tek hane
Rüzgar vurdu savrulduk tane tane
Yenecek bir şey değil ki hasretlik yene
Efkar sardı gönlümü hüzünlendim yine
Soğuk sokaklardan uzak bir ev sıcak mı sıcak
Olmadı beni bağrına basan şefkatli bir kucak
Bulamadım bir yuva,kafamı sokacak
Düşündükçe yüreğime saplanır kanlı bir bıçak
Kurumuş süt vermez inekteki meme
Para bulamaz ki küspe kata fakir yeme
Bırak ağalığı bırak senin nene
O ömrünce hiç istemedi gösterişi,şanı
Vermedi kimselere bu cennet vatanı
Yiğitçe vuruldu canı pahasına canı
Erdi muradına yakasına taktı şehit nişanı
Bir ağacın meyvesini böldüler ikiye
Bu ayrılık bu ikicilik bilmem ki niye
Kimine Türk kimine kürt diye diye
Allah bile kabul etmez
Öyleyse bu naneyi yemek niye
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!