Dün gece,
Dudaklarıma uzanan kirpiklerini,
Üzüm karası gözlerin kıskandı bence.
Oysa kirpiklerinle konuştuğumuz:
Gözlerinde yaşamanın nasıl bir
mutluluk olduğu üzerineydi sadece.
O gecenin kıskananlar listesinin en popüleri
ellerindi kanımca.
Kimselerle paylaşmadığın, dokunmaya kıyamadığın
Her tesadüfi temasında özür dilediğin
Anlayacağın,
Aylardır benden tunnuk tunnuk sakladığın ellerin.
Sonra, nasıl olduysa (bende anlamadım.)
Tenime dokunuverdi avuçların.
Avuçların o kadar arzuluydu ki;
Omuz başlarım da kaldı parmakların.
Gözlerini bilmem ama kıskaçlık yapmakta
haklıydı ellerin.
Sonra saçların vardı birde,
Siyahıyla geceyi vuran,
Parlaklığıyla Yıldızları kıskandıran saçların,
Yalnızlığın kıskanmasın diye dokunmadığım
Lüle, lüle perçemlerinse gecenin asıydı
laf aramızda kalsın.
Velhasıl kelam,
Anı olarak geçmişe teslim ettiğimiz dünü,
Yüzünü çok yakışan küçücük burnunu,
İnce dudaklarında yarım kalan sıfatlı ismimi,
Hasretime dokunan koca yüreğini,
Şaraptan kızaran yanaklarıma
inatla kondurmadığın öpücüğü,
Seni, beni ve
bir türlü biz olmayı beceremeyen ikimizi,
Kısacası;
Bizden daha mutlusunun olmadığı dün geceyi
Nedense tüm İstanbul kıskandı.
Kayıt Tarihi : 14.6.2004 19:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
**************
COK ANLAMLIYDI
TEBRIKLER
YÜREGiN DERT GÖRMESiN
SELAMLAR
TÜM YORUMLAR (1)