Fışkırıyor her gün içime koyduğun hüznün,
Yanardağ gibi yakar kül eden bedenimi
Gönlümü kavuran ağustos sıcağı bugün
Gurbet olan Ankara’da bitirdin beni.
Yorduğun bu gurbetçiyi de atıp maziye,
Sevgi kutsaldır edilmez kimseye hediye,
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman