Serseri düşünüşlerin iğreti sofrasında gece
Ne çok dağ devirmişti boşalan kadehlerde
Üç kuruşluk masal anlatırken spiker radyoda
Hayallerine iğneler batırıyordu uzakta bir kız
Sırları dökülmüş bir sobada kestane kebaptı
Türküler mırıldanıyordu kadın içli nakaratla
Gökyüzü inadına siyahtı ve yıldızlar üşüyordu
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem