Tuhaf bir masal Şiiri - Akın Akça

Akın Akça
1865

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Tuhaf bir masal

-
Hacıveled ulemaları doluştu büyük sahanlığa;
Kırmızı üstüne beyaz değil beyaz üstüne kırmızı
Kardinal başlıkları, kelle kıl torbaları’nın takke yerlerinde.
Kardinal balığı olsalardı; hiç değilse
Resif bilirleridi, mercan, kaldırmak yerine ortadan ‘silah ruhsatsız muhtar’ korkuluk.
Cam pazarında can kırıkları; Bahçada buğdaş, ve teneke tencere bir arada, tıngırdaya! ! * gül taneyle
Düzelecek zorlanan uçakta gül suyu ellere, gene de!
Pembe de pesbembe, kırmızı da kızıl; hepsi güzel.
Sanma ki, var bu dünyada ülkede, mısrada, iki düşman ürkek;
İkisi kardeşçik bile tam denilemez hem çünkü tüm bir tek kalp o kazan.
Ve açtı Yargıtay’dan 3. Hukuk, sonra da ‘Yayın’, 1980’ler mi ne İrfan emekliliğe yakın;
Laik görüş çıktı şans dönencesinde, Kardinal balıkları balık oldu sanki yeni doğdu
O yek kalpteki tek ayrık unsur aşk oku da güllere demin çevrilmişti.
Roneo Julii Meydanı’nda o Tibald yerinde, Peri Maab’e söverken Tibald’in maske üstüne maske düşmanı düşmanı;
Gökotel’de gök imamı belirdi, ki derinliklerde insan çekmecelerine doğru yönelmeyecekti.
Tek dışarladığı ve geri dönüşümsüz ihracettiği, ceketindeki parazitler oldu.
Med Medresesi’nde Tahinn, ve kalıcı da; bu Çariçe basmakalıbın genel geçercisi değil, emevi değil.
Yürüdü katedral koridordan imam gitti, saat sabah beşbuçuktu;
Şakakların arasından, gene de tan süzüyordu
Bulutların arasından katman-bulutlar’ın üstündeki pastel kaleye ulaşan.

Şakak şafağı beşbuçuğunda, şalteri açıp ama aşağı indirerek;
O dışarıdaki büyük meydana çıktı, Med’li değil ancak Med’ci Tahinn.
Bulutların bu sarayı ve genişçe holü tuttuğunu önemsemeden
İlerledi kırmızı halı üstünden, yeni oluşmuş rengarenk mücevher dikitleri gördü devasa…
Yeryüzünden devirtilen bir merdivene bir bulut kenarında
Sisler arasında rastladı; adam kadın yoktu, bir sarmaşık buluta asılmıştı.
Küt veriler bodur makilerde; lobut devrilmeye ve durmaya tıknaz içli tabut fakat ikisi de tahtadan.
Kırpıştırdı başını kırmızı ceketi arasında;
İç cebinden küçük not defterini çıkardı, bunu not etti.
-
Bahçada Buğdaş: doğa mutlusu o bohçada bağdaş kurmuş, fır dönüyor olan buğday taneleri (türetme gelişti)

Akın Akça
Kayıt Tarihi : 20.11.2007 21:29:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Akın Akça