Tetik düştü artık,bundan sonra ya sana,ya bana.
Öyle yenilme aşka,tuttun mu şah damarından sök, at nefsini.
Neden hep sana geliyorum biliyor musun
Neden hep yazıyorum mesela
Seni anlatacak kimse kalmadı,gidecek yerimde, zira
Ne zaman sen diye başlasam söze,hep yalnız kalıyorum.
Kime sorsan tanıyor seni.
Ağzımda bir dolu kelime,sen geleceksin diye konuşmuyorum.
Bir gelsen bak nasıl,bağırıyorum.
SENİ SEVİYORUM....
Her geldiğimde,gideceksin diye.
Her duyduğumda, susacak
Her bağlandığımda,kopacak
Her konuştuğumda,kırılacaksın diye ödüm kopuyor.
Oysa her aradığında içimde bir telaş.
Suskunluğum yanıltmasın sizi.
Yutkununuyorum sadece.
Konuşmuyorum,zira faydasını görmedim.
Yoksa,biliyorum samimiyetsiz samimiliğinizi.
Gırtlağıma kadar birikmişliklerim var benim,aşk gibi
GaziOsman Paşada bir otel lobisinde,yaşanmışlıklarım
Havaalanında ilk kez gördüğüm bir çift ahu göz.
Yeditepede bir göz odada uzun bekleyişlerim var benim.
Kapanmayan göz kapaklarım,firari uykularım.
Bu sabır dediğin lanet geçmeyecek
Geçmeyecek sen gelene dek anladım.
Kalbim kadın dokunuşlarını hissetmeyecek anladım.
Nefes almak ne kadar zor farkında mısın,
Tenindeki benleri bile özlemek ne hoş.
Yüzüne bakmak lüks olmuşken,
Bu şiir gerçek hayat hikayesinden uyarlanmıştır
Kişileri bilmem ama olaylar tamamen hayal ürünüdür.
Çünkü kime sorsan çok seviyor.
Ve ben artık sormuyorum.
Nede olsa her birimiz başka acılarla,başka köşelere savruluyoruz.
Hatırlarmısın,sabah ezanıydı,duvara yaslı başım.
Kahverengi gözlerin,sessiz çığlıklarım.
Birde gözyaşlarımdan akan sen vardın
O gece sabah olduysa,sonra herşey olur dedim.
Olduda ,artık ne sen vardın ne ben.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!