Öylesine yazıyorum, yoksa öylesine değil mi ?
Kemiklerimden içeri sızıyor yokluğun hasreti,
Bir hışımla itiyor dinmez soğuğun nefreti,
Zevk, yüzyıllar önce kaybettiğim bir duygunun illeti,
Ben bu dünyanın içinde firardayım.
Solgun bir papatyanın son nefesinden geriye kalan esinti,
Sen konuşursun;
Bir yıldız düşer, engin gökyüzünden,
Bir veda çığlığı inletir,
Uçsuz bucaksız alemi,
Bir çocuk doğar,
Ağlar belki ama ilk nefesin mutluluğundan,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!