TRABZON ŞİİRLERİ

Artık kokusunu duymuyorum
Esen soğuk rüzgarda bile
Bir oydu yalnızlığımda bana dost olan
Bir tokat gibi yüzüme çarpışı
Gülüşü hayalimde fırtınalı deniz gibi
Anladım çok sevdiğimi ama çok geç

..

Ağlarım halime, yanan olmasa
Elveda türküsü takılmış dilime
Gözümde görmez olacakmış sevdiklerimi
Bilinmez diyarlarda sevdiklerim ve burada yine ben
Olmasını istemem, her sey elimin altında
..

Dans ediyorum dans,

Dans ayakkabılarımı giyindim,
Dans ediyorum,
Hiç dans etmemiş gibi dans ediyorum,
Bütün düşünceleri atıyorum üzerimden,
Unutuyorum etrafımdaki dünyayı,
..

Ne kalbim sensizliğe
dayanabiliyor,
Ne mantığım senle olmaya.
Ne duygularımı frenleyebiliyor,
ne dur diyebiliyorum aklıma.......

Yapamıyorum..........
..

Sana ilk geldiğimde,
Sedef gibi parıldayan,
Kanatlarım vardı.
Mutluluktan uçuyordum.

Zevkle uçarken,
Minik bir çift kanat,
..

Yağmur yağıyor yine
Islanmışım aşkından
Görsem bir seslensem ona
Anla artık seviyorum seni

Onu görmek için düştüm yola
Ben dertli, gönlüm aşka aç
..

Bir gün yine gördüm
Tanıdık geldi, düşünmeden
Koştum ardından yetişmek için
Kocaman dünyanda bir o vardı

Aramızda bir iki adım kala
Seslendim ona, sesimi duyunca
..

Ne güzelsin çiçeğim,
Ne canlısın...
En umutsuz,
En zor anımda bile;
kuruyan dalların,
soğuk fırtınaların,
bembeyaz karların
..

Bir köy vardı uzaklarda
İster Elazığ,Dyarbakır, Van de
Ya da Samsun,Trabzon,Rize,Malatya olsun
İşte bir kınalı vardı o köylerin birinde

İçinde burukluk gözlerinde yaş
Ağlıyordu kınalı sessizce ve derinden
..

Bir anlık bakış için yollar aştığım
Bahar dolu şu gönlüme aç gayrı
Bahçe varken dağ başından seçtiğim
Tutuşan şu bağrıma es gayrı.

Kırık kanatlarım yükseğine uçamam
Kokun gönder ulağınan yelinen
..

Ezanlar; CUMHURİYETİMİZDE DE OKUNUYOR! . ERDEM HAYIRLA ANIYOR! .

Ayrılık ve Hasretlik; ERDEME YOĞUNLAŞIR ve ERDEMİ ANAR KALBE! .
VUSLAT OLSA ŞU AN; UNUTMAZ İNSANI, HASRETLİĞİN KAZANIMLARINI! .
O Da Her Garip Gibi; ÇARE ARADI İNSAN DERYASINDA AŞKLAR İÇİN! .
O Dediğin; YETMİŞ DÖRT MİLYONUN BAĞRINDAN ÇIKAN SEVDA GÜNEŞİ! .

..

Yıldızlar karaya vurdu
Gönlümde
Ateş böceklerinin ışığında
Yürüdüm yol boyu.
Eskiler canlandı
Gözlerimde.

..

Erken öldün hayata kendince,
kendine ah ettin ömrünce
belki dedin bir gün bu hoyrat gece


bize de güler özünce
sen hep insan olmak dedin de,
..

Yeni yıl geldi diyoruzda seviniyoruz
Bir telaş, bir koşuşturmaca içine giriyoruz.
Yemekler, içecekler daha neler neler,
Süslüyorlar masanın üzerini birer birer.
Peki, niye bu kadar seviniyoruz?
Nedir yeni yıl dediğimiz şey
Biran önce gelmesini istiyoruz
..

Trabzon Yomra’nın şirin beldesi
Bir görünce büyülüyor herkesi
Fındık bahçeleri, mısırı, süsü
Görülmeye değer Oymalıtepe

Dağlar arasında cennet misali
Yeşile bürünmüş Oymalıtepe
..

Oy benum sevduceğum (da)
Olur mı böyle keder
Of sürmene yaylasıda
Onbeş doktora bedel

Arafil yomura da (oy)
Gel gidelim pazara
..

PANAYA….. MERYEM ANA …. Π α ν α γ ί α
Hepimizin bildiği HZ Meryem anne.. Mucizeleri olan mükemmel kadın… on dört yaşında envai çeşit meyvelerle dolu tepsilerin Tanrı’nın ikramları ile beslenen; kuş sütü eksik sohralarını meleklerin hazırlayıp sunduğu..özü sözü doğru MERYEM ANA (PANAYA) … Bugün göklere çekildi! ! ..
Rabbi onu güzellikle kabul buyurdu ve pek güzel bir tarzda yetiştirdi. Onu Zekeriya’nın eğitim ve himayesine verdi. Zekeriya onun yanına Mabede ne zaman girse beraberinde yiyecekler bulurdu. "Meryem! Bu yiyecekleri nereden buluyorsun? " deyince de o: "Bunlar Allah tarafından gönderiliyor. Muhakkak ki Allah dilediğine sayısız rızıklar verir." derdi. Kur'an 3:37
Kutsal mabede giren tek kadın.. Putlara tapmayan nur’u ayan… Gözleri manalı derin temiz ahlaklı,Kutsal kitaplarda ismi geçen tek kadın! ! ..
Allah’ın kendisini denediği tüm zorlu olaylardaki kararlılığı, tevekkülü, kayıtsız şartsız teslimiyetiyle de, Allah’a ne kadar gönülden ve samimiyetle bağlı olduğunu en güzel şekilde ifade etmiştir,
Hz Meryem’in yaşadığı tüm zorlu anlarda tek başına olması, onun için başlı başına önemli bir deneme konusu olmuştur Zira insanlar zorluk anlarında daima kendilerine yardım edecek, destek olacak yol gösterecek birilerine ihtiyaç duyar ve olmadığında da kimileri yalnızlıklarından dolayı bir zayıflık ve üzüntü hissine kapılırlar, Hz Meryem’de ise asla böyle bir durum söz konusu olmamıştır O, herşeyi yalnızca Allah’tan beklemiş, yalnızca Allah’a güvenmiştir,
Meryem annesi tarafından daha doğmadan erkek olacağı varsayımı ile Süleyman Mabedi'ne (Beyt-i Makdis) adanmıştı. Meryem'in bugünkü İsrail topraklarında yaşadığı, Beytüllahim’de babasız olarak İsa'yı dünyaya getirdi…
..

Kır çiçeklerinde, bahçedeki gülde,
Şarkıda, türküde, bestede, nağmede,
Çocukların gülüşünde, kelebeğin uçuşunda,
Bir ırmağın akışında, denizin şahlanışında,
Bir ananın göz yaşında, pişirdiği sıcak aşında
Yağmurun, karın yağışında, güneşin batışında,
Esen yelde, ela gözde, kara kaşta,
..

Anıların yetmiyor,
Avutmuyor sigaram...
Hüzünlüyüm üstelik;
Çok yalnızım bu akşam...

Göz yaşlarım bitmiyor,
Sabaha dek ağlasam...
..

Ezanlar; CUMHURİYETİMİZDE DE OKUNUYOR! . ERDEM HAYIRLA ANIYOR! .

Ayrılık ve Hasretlik; ERDEME YOĞUNLAŞIR ve ERDEMİ ANAR KALBE! .
VUSLAT OLSA ŞU AN; UNUTMAZ İNSANI, HASRETLİĞİN KAZANIMLARINI! .
O Da Her Garip Gibi; ÇARE ARADI İNSAN DERYASINDA AŞKLAR İÇİN! .
O Dediğin; YETMİŞ DÖRT MİLYONUN BAĞRINDAN ÇIKAN SEVDA GÜNEŞİ! .

..