Özyazıcı Ve Sümere....
Söyle bana be Ozan! ... Ne demektir Trabzon? ...
Yanıt güzelse eğer; benden Trabzon kazan.
' Özyazıcı ve Sümer, Şenol Güneş ve Turgay,
Orhan, Hami, Gökdeniz... Ali Kemal, Tolunay...
Futbol üreten bir Kent, Karadeniz Trabzon,
Unuttuklarım için, olmasın bana kızan.
..
' Şenol Güneş Kardeşime...'
Sınır Bekçisi gibi, doğal bir set Zigana,
Deli çaylar yüzünden, bağrı yarılmış ama....
Hayli yaşlı bir Geçit... Nice anılar saklar,
Güzelliğin doğalı, ormandaki o çamlar...
Akçaabat ve Düzköy, yakınında Karadağ,
Ezgi söyler rüzgâra, kemençesi Tonya ' da.
Trabzon dağlarında, Sürmene ' siz gezilmez,
..
' Ayhan Bermek ' e...Durmak yok! ...'
Ünye, Akkuş, Erbaa; burdan çıktık dağlara,
Canımız kurban olsun, Ayyıldızlı Bayrağa...
Taşova, Suluova, Gümüşhacı, Merzifon;
Samsun ' daki acıya, ortak olur Trabzon! ...
Osmancık ve Durağan, Altınkaya, Armağan;
Ayni damarda atar, Gerze, Dikmen, Alaçam...
..
Bulancak, Tirebolu, kıyılar sandal dolu,
Gönüllü Alayı ' nı, kucaklar Anadolu...
Keşap ile Espiye, Trabzon yol üzeri,
Karadeniz coşunca; şaşırdım sağı solu...
Eynesil ve Görele, Dereli ' den Alucra,
Nice dönemeç geçer, meydan okur dağlara.
Dağlar oralı değil, geçitler kapanınca,
Tekrar elini verir, Şebinkarahisar ' a...
..
Ne güzel bu komşular; Ordu, Sivas, Erzincan,
Sanki bir imece var, el ele ve cana can,
Trabzon, Gümüşhane... Karadeniz kıyısı,
Dalgaları yaman ha! ... Şarkı söyler durmadan...
Barınak ve kayalar, olmasa hali duman,
Bir yol ki şimdi emin, çevresi hep asuman,
Ne zaman parka girsem, bir titreme duyarım,
Bu toprakta huzurla, yatarken O Kahraman! ...
..
Bin seksen iki ' lerde, der Emir Karatekin;
' Ey Bizanslı Bizanslı! ... Bu iller artık benim,
Türkler ' e Vatan kıldım, Tanığım Ilgaz dağı,
Türkmen şölen yaparken, doruktadır sevincim! ... '
Dört asır içinde Kent, Rum elinden Türkler ' e,
Türk soyundan Beyler ' e, gitmiş gelmiş kaç kere.
İstanbul ' dan çıkarak, Trabzon ' a giderken,
Sonunda kısmet olmuş, tuğra basmak Fatih ' e...
..
Emevî ve Abbasî, Hamdanî ve Mervanî,
Boy göstermiş sırayla, boş buldukça meydanı...
Artuklular, Eyyubî; Onlar da geçmiş burdan,
Son sözünü söylemiş; Selçuklular ve Osman...
Kökenimiz Altaylar, altımızda doru tay,
Tanığımız yıldızlar... Gökyüzünde dolunay...
Güneş, Hilâl, Yıldızlar; ' Türkler! ... Türkler! ... ' dediler,
Yedi Düvel huzurda, Ona boyun eğdiler.
..
“ Bu Vatan için Gazi olan Mehmetlere “
Hitit, Asur, Urartu; Medler, Persler, İskender;
Tarihin aynasında, yitmişler birer birer...
Pontus, Roma ve Bizans... Yıkık vîran Malatya,
Bir onarım başlatmış, Arablar, Yakubîler...
Günaydın giden gece, günaydın yerler gökler! ...
Geçmişin hasretini, dindirdi gelen Türkler! ..
Danişmendli, Selçuklu; Osmanlı - Yavuz Selim,
..
Emevî ve Abbasî, Hamdanî ve Mervanî,
Boy göstermiş sırayla, boş buldukça meydanı...
Artuklular, Eyyubî; Onlar da geçmiş burdan,
Son sözünü söylemiş; Selçuklular ve Osman...
Kökenimiz Altaylar, altımızda doru tay,
Tanığımız yıldızlar... Gökyüzünde dolunay...
Güneş, Hilâl, Yıldızlar; ' Türkler! ... Türkler! ... ' dediler,
Yedi Düvel huzurda, Ona boyun eğdiler.
..
Pazar suyu, Karagöl, Yedigöz ile Terme,
Darıldınsa sevdiğim, bana mektup gönderme...
Çarşamba, Yeşilırmak, binbir yeşile ermek,
Samsun - Ordu tek yürek, ezgi söylerken Bermek...
Kelkit ve Karadeniz, Tokat, Erbaa, Niksar,
Önceleri uzaktır, sonra sizi kanıksar.
Giresun ve Bulancak, anılar ve çotanak,
Atatürk ' le el ele, Sivas ve Koyulhisar...
..
' Karadeniz kökenli arkadaşım Yalçın Us,
Bilmem ki bir daha, o yoldan geçer miyiz? '
...
Otuzbeş yıl öncesi, senelerden yetmiş dört,
Trabzon ' dan Erzincan, altımızda küheylân,
Bizler için Mercedes, bir Murat yüzyirmidört,
Binbir zorluk içinde, indik Köse dağından...
..