figanım yayından fırlıyan oksa
göğsünü gererek eylemezmisin
darılmış gücenmiş küsmüsün yoksa
tutuldu dillerin söylemezmisin
müsait ve tenha sessiz halda kır
doğrul şu ağaçtan yeşil bir dal kır
sabaha ne kalmış güneşi balkır
ayağa kalkmayı yeğlemezmisin
insan hiç olurda gençlik çağları
görmek istemezmi bahçe bağları
fersah fersah deler ferhat dağları
sen bir kaç metre yer delemezmisin
toz toprak koynunu doldurur serin
burasımı ait olduğun yerin
yorgunsun bilirim uykular derin
hani benim için bölemezmisin
kara çalılarara dizi dayıyor
şu başım her taşı bağır sayıyor
yukardan aşağı yıldız kayıyor
içinden bir dilek dilemezmisin
buranın yeşildi çimeni göktü
yığınla çakılı kim gelip döktü
gözlerine birden karanlık çöktü
bir kandilinde yok bilemezmisin
halesini seyre daldığım andır
gel sende üstüme mah doğdu sandır
yüzünden eksilmez lütuf ihsandır
bir sefere mahsus gülemezmisin
sende bu vakitsiz ufkun aşımı
ağuya beledi ekmek aşımı
şöyle bir dizine koysam başımı
bu akan gözyaşı silemezmisin..
Kayıt Tarihi : 8.3.2012 20:51:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!