Böylece kaygıları ve mağdurlukları baskın olan kişiler; köleliği ve kulluğu ile övünecektiler. Yalvarmaya başlayıp, yalvarmalarıyla; mülkü elinde tutma katılığı olan efendileri yumuşacıktılar.
İnsanlar mülkiyetçi, özelleştirmeci sistem içinde; bilmedikleri, duymadıkları ve kolektif hafıza içinde kendilerine aktarılmayan bir yığın olgu ve olaylarla baş başa oluyorlardı.
Kişiler, bir türlü ve iyice kafalarına oturtamadıkları köleci alan içindeydiler. Ama kafalarında da kolektif geri bağlanım yasaları vardı. Kolektif yasalar yararlanıcı ve paylaşmacı yanıyla köleci sistem içinde efendi yararı olmadıkça işleyemiyordu.
Köleci sistemin içinde köleciliğin kendi geri bağlanım müktesebatı olan davranış biçimleri henüz oluşmamıştı. Mülklülerle mülksüzler, köleci alan içinde nasıl davranıp; nasıl tepki ortaya koyacaklarına dair hiçbir deneyim, hiçbir yol haritasını pek bilmiyorlardı.
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta