Devletli olmak ilkin ilahi yasalarla, genel yararın devletli olmasıydı. İkinci hal ile devletli olmak demek hükmeden mal mülk sahipliği olmak demek olup; Mamon yasaları olan ezen sınıf egemenli imanı gözeten yasalara göre de özel mülk sahibi olmakla, kişilerin devletli olmasıydı.
Bırakalım geçsinler. Bırakalım yapsınlar da; neyi bırakacaktık? Bıraktıklarımızda neyi (kârı) yapar olacaklardı? Hiç kuşkunuz olmasın ki; emeğinizi, alın terinizi ve genel yarar olanı, egemen mülk sahipleri olan Mamon'ların eline bırakacaktık.
Onlar da emeğimizi türlü türlü yasal oyunlarla iç yapacaktılar. Oysa ilah olmayan, ama tasavvuru olan ilahi yetkilerle davranan Mamon haricinde; genel yararın sahipliğini (devletliliğini) isteyen ilahlar özel mülk sahipliği oluşu dilemezlerdi.
Günümüz Dünyasındaki genel Mamonluk, kendi ülkelerindeki çalışanlarına genel yararı sağlamanın en temel yasalarına göre hayatı ürettirirler. Bu birinci düzenletme görevidir. Bu genel yararı da refah payı adı altında istatistiki oluşla eşit olarak, reel olaraktan da eşitsiz dağıtmak devletin üstü örtük işiydi.
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta