Totem Benlik Dile Gelirse

Oturmak...
düşün zümrüt taşından hükmüne oturmak
Kraliçeler gibi demiyorum
çünkü kraliçelikte aynı taç paylaşılmaz başkasıyla.

Bir yeniçağ ressamına ısmarlandığını sanmıyorum
Başının iki yanından öne sarkan saçların
örgülerine ilişmemiştir düş dışı oturanların çilesi
Belli ki, ıraksayan bakıştandır adaletin gözleri
Göz kapaklarıyla, suskun görmezlikleri dışlayarak.

Kurulmak...
düşün kan taşından hükmüne keyfince kurulmak
Tahtın vârisine iki canlı bir kadın gibi demiyorum
çünkü her kraliçenin baş eğdiren bir kralı vardır
Evdeki krallığın boyun kırdıran tacını giydirir
Ve ol sebeptendir ki, öylece bakmayı erdemlik sayar
Önce kendisi gibi... kendinden olana, sonra her şeye.

Düşlü sarayın elmas tahtına oturmak gibi rahat değil
Dönerken dönüşünü hissettirmeyen
bir dünyanın ağırlığında, kadınca yer alabilmek
Ne güzelliği, ne de doğurgan dişiliği beş para eder
çünkü her metre karesinden bir kâhin başı yükselir
Ol sebeptendir ki, her tacın birçok tapınağı vardır.

İşlenmek...
uygarlığın başlangıcından bu yana
toplumsal sümer beyni gibi,
efsanenin zihin levhalarına harfi harfine işlenmek
Tanrı katında bir Enki ve İnanna
kral ve kraliçe kim olacak... yargılarıyla yarılacak
beslerken kendini cömertçe sunan
Ve dönerken altını, kan ve şarabı çarkına alan dünya
Ol sebeptendir ki, her hükmün nice başağrısı vardır!

Güldestan Gibi, toplu şiirler, 2.baskı