Çocukluktan çobanım ben,
Soyum sopum yörüğüm ben,
Herkes dönse dönemem ben,
İnsan sözünden bağlanır.
Dağlarımız dumanlıdır,
Başımız hep belalıdır,
Yüreğimiz yaralıdır,
Her gün başka karalıdır.
Papucumuz çarıkdandır,
Salatamız cacıkdandır,
Elbisemiz kepenekdir,
Cesaretim imandandır.
Komşumuz dağ hayvanları,
Ortak bulduk yaylaları,
Düşmanını hakir görme,
Aslanı yer tilkileri.
Asker olduk bu vatana,
Minnet; kefensiz yatana,
Saygı duy oğlum atana,
Düşmanız vatan satana.
Ata vurmuşun eğeri,
Piçe vermeyiz değeri,
Ne yapsın eşek semeri,
Evvel gerekti tımarı.
Çok düşünüp pek az söyle,
Hayat kolay değil öyle,
“Bu kurallar nedir böyle …
deme”, Kurallar boş değil.
Garıncanın yasubu var,
Arının bile beyi var,
Her sürünün çobanı var,
Bizler başsız galamayız.
Saza veriller bir ayar,
Ata veriller bir gayar
Töreye garşı gelirsen,
Baban seni evden kovar.
Su uyur, düşman uyumaz,
Türkler hiç düşmansız galmaz,
Genç guşaklar bunu bilmez,
Sor da öğren, geçmişini.
Ya işte böyledir, oğul,
Hakkın huzurunda eğil,
Hasan der; ne döv, ne dövül,
Davam; löks yaşamak değil.
Hasan Özçelik
(Isparta)
Hasan Özçelik 2
Kayıt Tarihi : 31.7.2018 22:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!