Töre Çim Ayeti // Mehmet Binboğa

Paro mamalarındaki
tonton çocuk resimleri
gibiydi Zeynep'in yüzü
sırf bu yüzden köylü
Paro koymuştu adını

Keyke'nin güzel kadını
yüz kilo çekerdi darasız
ve onu alıncaya dek
on yıl başlık biriktirdi
Kekeç'in kapısında

bir on yıl daha
borç ödemek vardı
kâh yaylada kâh tarlada

dağlar soğuk
koyunlar çoktu
Keyke koyak koyak
kaderine yanıyordu

ağanın çadırı sıcak
hatunu yayladan uzak
Kekeç kaçın kurası
Keyke çoban dağlarda
şeytan kol geziyor bu kıl çadırda
ocak çıtırdıyor yatak cehennem
bir şeytan
bir ağa
bir Paro Zeynep
haydi bre pehlivan
künde

bugün
sürüyü erken getireceği tuttu
Keyke'nin

ağanın çadırında it ulumaları

Paro ile Kekeç
med-cezir vaziyeti
al takke ver külah

önce şaşırdı Keyke
Kekeç'in nevri döndü
Paro bit kadar kaldı
şimdi dağları yırtan
bir mavzer patlayacak
gibiydi
keykenin mavi gözleri
anlamsızdı
bakakaldı

ardından celladına
aşık köle tavrıyla
yılıştı yatıştı
bir hinlik peyda oldu
cin bakışlarında

ağaya fırça atmak için
gün doğmuştu
sevindi

kalkın bre
gidin bir abdest alın zındıklar
neredeyse kuşluk oldu
günahtır

Ekim 2010
Eskişehir

Mehmet Binboğa