Mezarım çevirin ot gevenlerden
Bir ardıç bir söğüt birazda yaprak
Savurun küllerim merdivenlerden
Zamana sürüyüp az ağlayarak
Ölümsüzlük vuslat ayrılık dünden
Günbegün aklımı aklım öteler
Kefenim mor olsun koyunyününden
Helvamı yiyorken pişsin keteler
Bizim köyde mezar uzun ince sal
Öldü ne yazık ki yok Halis usta
Bu şehirde ölüm cin peri masal
Uhrevi kaygı yok tutulan yasta
Dağ taş aşk verirdi ruhuma huzur
Her sabah yeni bir aşktı umutlar
Kekik kokularım ben buhur buhur
Tek tek ölüyordu güneş bulutlar
Hayat bir imtihan ümit korku hür
İnsan pıhtıları ölümsüz sanki
Kirli çoklukları hiçime vurur
Cellat gibi ruhum görün o anki
İstemem mozaik istemem mermer
Toprağı yığınız biraz engebe
Üstünde siz olun altında Ömer
Cürmümü toplayın verin sebebe
Kayıt Tarihi : 5.10.2011 17:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)