Tek ilah sendin ama
Tanrıçam dedim ona
Taptım gece gündüz
Affet şirk koştum sana
Hep Yalnız,yekpare
Başı duman pare pare
Geçimsiz, sere geçitsiz
Dik başlı, biraz da karlı
Dağın mahlası ağyar
Güneş, şaşmamalı sana tapılmasına yıllarca
Mutlak, sürekli ulaşması zor bir o kadar heybetli
Işıl ışılsın, gözlerimi alıyorsun her an.
İçimi ısıtıyor ışığın, huzur veriyor bana
mutluluk kaynağım, sevinç pınarım.
Yol gösteriyorsun bana karanlıkta zor anlarımda
Çiftler görüyorum her gün el ele
Benimse yek dal sigaram elimde
Bir çift gördüğümde
Dalıp gidiyorum geçirdiğimiz günlere
Sen gittin gideli ellere...
Anılarım, yaşadıklarım su gibi bol ve berrak
Her su damlası bir anım sanki
Ama hızla bedenimi sarıyor artarak
Biri dur demeli ancak...
Burasıda ne böyle? uçsuz, bucaksız
Dipsiz! Dur duraksız!
Davetsiz misafir, derin uykum bölündü
İyice inceledim, gözlerim istemsiz süzdü
Loştu odam, lambam sönük neredeyse
Anladım A'sefti bu! ama ben bir çare
Rahattım ma nedense hatta karnım raksta
Aldı paslı, kırık kasamı... Ala, ala.
Konuşmam nefi ve fuzuli
Yazım baki, dilim rumi
Dilim hicvi, biraz da sivri
Menzilim temiz, yolum kirli
Dolambaçlı, biraz da sisli
Dün gece laldin dilimde
Sarhoş ettin, aşık ettin
Şimdi de kalemsin elimde
Sonsuz oldun eserimde
Mısralar oldun zihnimde
Vücut buldun sayfalarda
Ne yapar? ne eder? diye sorarsan
Pek değişmedi hayat aslına bakarsan
Sadece Gözüme bir haller oldu
Aynı her şey, geri kalan
Bugünlerde oturdu gözüme kan
Güle güle sevgilim, güle güle
Suya hasret topraklar
Yağmura hasret çöller
Kuru dudaklar bıraktın geriye
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!