künyesi çalınıyordu nöbetçi askerin
Roma' da ilk kanun yapılıyordu
Bir denize taşırıyordun köpüklü düşlerini
bir yosunla bağlanıyordun taşa
balıkçı hırsızıydın ki Su da
yalnız denizin kalbini çalabilirdin
Bir göle yansıyan
iki eski çınar gölgesiyiz şimdi seninle
ne senin dallarında birşey var artık
ne benimkinde…
Ağrıları, acıları hatta herşeyi
belki birbirimizi,
Hani sen her gün,
saçların da buğday tanesiyle
uyanıyordun ya!
hani yoncalar kıskanıyordu seni...
Gözlerin bögürtlendi,
kirpiklerin batıyordu ya!
SULARI ÖMRÜMÜN Arzu`ya kısık bir sesle yazılmıstır...
Arzu`nun elleri
her gece Lodos`a benzer;
siz biraz Zeki Müren seversiniz,
birazda Sabahattin Ali...
bunu bölüşüyoruz,
güneş karşımızda, bulutlar İstanbul.
İpek kozasında saklı tüm hikayemiz...
Ne hapisteyiz aslında senle
ne Varna' da Nazım'ın yanında...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!