Acının tohumu toprağa düşmeyegörsün bir kere...
Çınarların sağlam kökleri gibi gelir sarar her bir hücreni
Soluk alamazsın, nefessiz kalırsın
Yalnızlıkla kaçılan
İkinci sınıf otellerin kir tutmuş odalarına hapis benliği gibi
Sarı duvarların soluksuz yüzlerinde boğulursun...
Acı kanser olur damarlarında dolaşmaya başlar
Bir tohum fidana dönecektir artık
Kök salmıştır toprağa
Gövde olmayı, dal olmayı düşler, yaprak vermeyi düşler...
Nereye gitsen avutamazsın gönlünü,
Gölgen gibi peşinden gelir yırtıcı kuşlar,
Katmerlenir, ruhunu sıvar mutsuzluklar.
Gövde tamamdır...
Ve kurumaktasındır
Daha fidan olmayı başaramadan...
Mevsimler döner durur takvimleri eskiterek
Aslında her mevsim tektir artık senin için.
Ne çiçeğe bezenmiş yeşillikler,
Ne hüzne bulanmış kahverengiler vardır...
Flu, gri renkler esaretine almıştır mevsimleri.
Dallar tamamdır...
Ve çürümektesindir
Daha gövde olmayı başaramadan...
Sığmazsın
Ne toprağa, ne suya
Ölüm bile bağrına basmaz acı yükü yüreğini
İrin irin akar karanlıklar teninden karışır doğaya...
Yapraklar tamamdır...
Ve yok olmaktasındır
Daha dal olmayı başaramadan...
Acının tohumu toprağa düşmeyegörsün bir kere...
Ne kök salabilir, ne gövde olur, ne dal kalabilirsin.
Acının tohumu toprağa düşmeyegörsün bir kere...
Hiç yaprak olmadan
Yoklukta kaybolursun...
Kayıt Tarihi : 17.10.2011 11:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!