Tk-150 Ankara Uçağı Şiiri - Attila Bozoglu

Attila Bozoglu
29

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Tk-150 Ankara Uçağı

TK–150 Ankara Uçağı
Odanın en dip köşesinde yatanı,
Ot yorganı biraz daha çekiştirdi yukarı.
Çenesini, dikişleri patlamış yamanın yarığına iyice yerleştirdi,
Ve derin, derin iç çekti.
İnşaatın taze kireç kokusu ciğerlerinde,
Hırıltılı derin bir uykuya daldı tekrar.
Hıdır, yavaşça doğruldu yerinden.
Yarısı gazete kaplı kırık camdan,
Çankaya yamaçlarına baktı bir kez.
Antep işi tabakasından bir sigara sardı.
Bir elinde çaydanlık dışarı çıktı sessizce.
—Allah gahretsin.
Cenabet gazocağı.
Üç kez lehim yedi.
Üç kez tam iki buçuk gayme.
Kireç kuyusu musluğunun altındaki bidona daldırdı çaydanlığı.

Bir taksi geçti son hız, sokakları cıyaklatarak.
Olmaz dedi kız.
Yapma.
Ne olur yapma.
Utanıyorum.
Baldırlarında pençe gibi bir el.
Yumdu gözlerini, sıktı dişlerini.
Of dedi, ah dedi, oh dedi.
Bir taksi geçti son hız.
Çankaya viyak, viyak.

TK–150 İstanbul – Ankara 19.00 uçağı.
Gençten biri en dip koltukta.
Mini, mini etekli Hostesler.
Biri mavi, bir diğeri kahverengi.
Sütun gibi bacaklar her ikisinde de.

Kemerlerinizi bağlayınız, sigara içmeyiniz.
Beş bin lira Hasan Beye, üç bin de Erdoğan’a.
Verdiği rüşvetlerin hesabında.
Flaplar kalktı, jetler son defa kuvvetle inledi.
Süzüldü 19 uçağı dokuz bin metrelere,
Başkente doğru nazlıca.

35 saydı Hıdır.
Gaz ocağının pompası her giriş çıkışta, inim inim inliyor ocak.
Kız çırpınıyor.
Kaytan bıyıklı dudaklar kasıklarında.
Kız inliyor.
Adam hızlı hızlı soluyor.

Hıdır çay demliyor.
Öteki bir iyice yerleştirdi çenesini ot yorganın yarığına.
Genzinde ve düşünde, buram buram hasat kokusu.

Gece vardiyası galvaniz fabrikasında.
Kazanlar içinde çinko somunları.
Made in Belgium.
Brülörler cehennem gibi yanıyor bu gece.
Şakır, şakır matkap sesleri kaplamış fabrikayı.
Apal kusarcasına havlıyor.
Kaynak pensesine ellerim yapışmış soğuktan.
Demli bir çay düşlerimde filiz, filiz.

Hıdır sabah namazında.
Öbürü hala horluyor.
Taksi, Dikmen sırtlarında.
TK–150 Esenboğa'ya ineli sekiz saat olmuş.
Dip koltuktaki,
Sıcak yatağında,
Yarı uykulu ihale tahminleri yapıyor.

Keklik pınarında,
Çamurlu bir kaldırım taşında,
Tüm masumiyetini gittikçe uzaklaşan damalı bir takside kaybetmiş,
İki örgü saçlı 16 yaşında bir kız,
Oturmuş biteviye ağlıyor.

Attila Bozoglu
Kayıt Tarihi : 20.2.2020 19:25:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Attila Bozoglu