Duydum ki; bu gün halinde perişan
Umman kurudu deryayı ne yaptın.
Unvan çok olsa da kalmıyor nişan
Gönülde yanar sevdayı ne yaptın.
Herkes bulur iken gönlüne huri
Fanidir aşkı düşüncede kiri
Abı hayat der içtiği Zehiri
Dün vardı bu gün Leyla’yı ne yaptın.
Gökten yerlere salınsa Süreyya
İnsan razı olmalı ezelden paya
Uzanır Dünya’dan uzakta Ay’a
Sevdası serde, belayı ne yaptın
Yüzüne gülerde maksadı içte
Keramet olmaz asıl bozuk piçte
Gerçek aynı durur kalanı hiçte
Yavrular uçunca yuvayı ne yaptın.
Her zaman durmaz ezeli seferde
Galipler belli değil, mağluplar nerde
Çalış durma kazan, helali terde
Bana barışı ver, belayı ne yaptın.
Halden anlamaz bir edepsiz soyu
Su dökmekle sulanmaz dipsiz kuyu
İt enikken öğrenir önce huyu
Alır satarda havayı ne yaptın.
İşte ulaştınız ülkü emele
Dinamit koydunuz patlar temele
Maddiyatçıda yön verir amele
Yerde inler, şühedayı ne yaptın.
Al başına vur, çağdaş uygarlığı
Haça hibedir, İslam’ın varlığı
Titre kendine dön, geç bataklığı
Tek taş duvar olmaz, tuğlayı ne yaptın.
Ana, baba, evladından biçare
Kaf dağları ardında kalır çare
Diller bıçak olur, benzer hançere
Her türlü oyun halayı ne yaptın.
İş güç yapmaz, müptela şaraba
Aile perişan, meçhul harabe
Yoldan çıkar takla atar araba
Ekşi hamur mayayı ne yaptın.
Her gün geçiştir dur, vahim hadise
Camiye nefret duy, gözde Kilise
Neşenin sebebin sor şu iblise
İlk baştan emir, İkra’yı ne yaptın.
31 Ağustos 2007 Kahramanmaraş
Yunus AkkaleKayıt Tarihi : 18.8.2010 11:17:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!