Istanbuldan çıktı endamlı nazlı
Salına salına gider bu tiren
Eski şehir garı cümbüşlü sazlı
Dertsizleri dertli eder bu tiren
İki kazan yirmi dokuz araba
Camlar kırık kalorifer haraba
Baş kent Ankaraya dedik merhaba
Sanki kağnı yavaş gider bu tiren
Kayseri hattından Sivasa vardık
Gece donduk gündüz yandık ha yandık
Trenle yolculuk rahatdır sandık
Geveze karıdan beter bu tren
Bir değilki çeşit çeşit yareler
Gurbet türklüleri ciğer pareler
Pislikten türemiş miki fareler
Hayvanat bahçesi olmuş bu tren
Susuzluktan diller döndü kebaba
Uykusuz kalınca baş vurduk haba
Gürültüsü fazla isi de caba
Sanki yayla tandırıdır tüter bu tren
Erzincan bağlıktır dağları sümbül
Bahçelerde açmış rengarenktir gül
Gül dalına konmuş şakırken bülbül
Hüzünlü hüzünlü öter bu tren
Yılmaz vatanına köledir kuldur
Geldik Erzurum'a soğuk su doldur
Kars'a geç varacak tehiri boldur
Sürtükmüdür nedir sürter bu tren
(Erzurum 01.12.1983)
Yılmaz ÖkçinKayıt Tarihi : 16.11.2013 23:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!