Tin Suresi Şiiri - Osman Erdoğmuş

Osman Erdoğmuş
563

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Tin Suresi

TİN SURESİ

Mekkidir. Rasmi sıralamada 95, Nuzül sırasında 28. Sırada yer alır.

Adını birinci ayetten alır. İncir manasına gelir.

KONU: Bazı önemli varlıklar üzerine yemin edilerek insanın yüksek değeri vurgulanmış, kötü ahlâkın bu değeri düşürdüğü ifade edilmiştir.
İman edip iyi işler yapanlar övülmüş, hesap ve cezayı yalan sayanlar kınanmış, hüküm verenlerin en üstününün Allah olduğu bildirilmiştir.

TİN: Hz. İbrahim’in vahiy aldığı ağaç.
ZEYTİN: Hz. İsa’nın vahiy aldığı ağaç.
SİNA: Hz. Musa’nın vahiy aldığı yer.
MEKKE: Hz Muhammed’in vahiy aldığı yer.

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

1. Biri tatlı, diğeri acı olmasına rağmen ikisi de insanların severek yediği iki besin.
İncir çok, zeytin tek çekirdekli meyvedir dolayısıyla çok ve tek manasına gelir.
İncir ve zeytin, insanın bedenî varlığına, Sînâ Dağı ve Mekke de onun manevî hayatına yönelik olan ilâhî lütfün örnekleri olarak zikredilmiştir.

İncir diyarı şahit olsun. İbrahim’e, Nuh’a vahyin indiği mekan şahit olsun.
Zeytin dağı şahit olsun, İsa’ya vahyin indiği mekan şahit olsun. Yine İbrahim’e vahyin indiği mekan şahit olsun.

2. Hz. Musa’nın vahiy aldığı yer şahit olsun.
"SİNİN" kelimesi "verimli, bereketli, bol ağaçlı" veya "mübarek" anlamına geldiği belirtilir.
Dağa dağ diye bakma ey insan, taşa taş diye bakma, toprağa toprak diye bakma. Şahittir, şahidindir ne yaptığına bak, onu şahit kılmaya bak. Biz, siz, insan bu dünyaya sahip olmaya değil şahit olmaya geldik mesajı var.
“Biz Uhud’u severiz, Uhud’da bizi sever.” HŞ

3. “HâzelBeledil’Emin” Kur’an da 2 yerde gelir ve ikisinde de kesinlikle Mekke ve civarına delalet eder. Çünkü Hâze ile geldiğinde el beled mutlaka Mekke’ye delalet eder.

Mekke'nin "güvenli şehir" olarak anılmasının sebebi ise gerek İslâm'dan önce gerekse İslâmî dönemde buranın bir barış kenti olarak tanınması ve orada her türlü kan dökmenin yasaklanmasıdır.

Emin belde, neden? Çünkü Hz. İbrahim’in duasına mazhar oldu. Ya rabbi bu beldeyi beldeyi âmine kıl diye dua etti ve duası da kabul edildi.

Onun için, emin belde olduğu için Kabe’nin içi putlarla dolu olduğu halde Ebrehe Kâbe’ye saldırdığında; Kâbe’nin Rabbi Kâbe’yi korumuştu, emin beldeydi.

Emin belde olmasının ekmeğini en çok bu beldenin akidesine ihanet eden beldenin sakinleri yediler bu ekmeği. Ama ekmek yedikleri sofrayı da kirlettiler maalesef. Onun için onlara bu hatırlatılıyor. Siz bu emin beldenin ekmeğini yediniz, ekmeğini yediğiniz rabbinize ihanet ettiniz manası.

4. Her insan İslam fıtratı üzerine doğar. Görünüş itibarı ile en güzel şekilde yaratılmış.

Allah insanı canlı, bilen, irade sahibi, konuşan, işiten, dinleyen, gören, düşünüp tedbir alan, hikmetle hareket eden ve bütün bu özellikleri sayesinde fizik bakımdan ken¬disinden daha güçlü varlıklar üzerinde bile hakimiyet kurabilen bir varlık olarak yaratmıştır ki bütün bu sıfatlar aynı zamanda ilâhî sıfatların bir kısmının onda¬ki yansımaları, tecellileridir.

İnsan, içinde zulmet ve nur dengeli bir şekilde yaratılmıştır. Böylece iki âlem arasında bir vasıta, ikisini kapsayan bir özellikte var edilmiştir. Yaratılışı düzgün, ahlakı ve sureti güzel kılınmıştır.

"Takvim", biçim, suret, bir şeyi lâyık olduğu bir şekilde yapmak demektir, günleri, mevsimleri gösteren cetvele de takvim denilir.

5. Bedensel ve zihinsel gelişmesini tamamladıktan sonra fizyolojik ve psikolojik olarak gerilemeye başlaması; algı, hafıza ve düşünme kapasitesinin gittikçe zayıflamasıdır. Kur’an’da, "erzel-i ömür" tabiri var, ömrün en zayıf ve sıkıntılı çağı. Maksat bu olmasa gerek.

İnsan en iyidir. En iyi bozulunca en kötü olur. Onun için en iyi bozulmamalı.

Allah insana; Ben seni tam kıvamında yarattım. Sana akıl ve kalp verdim. Bundan sonrası sana kalmış. Bu yolda gayret edersen en güzel yere gideceksin. Eğer tersini yaparsan aşağıların aşağısına gidersin.

İnsanların bir kısmı; insanlık şerefini kaybetmiş, kulluk vazifesini yerine getirmekten kaçınmış, hayvani bir hayatın esiri olmuş, gayr-ı meşru zekv ve sefaya dalmış olduğu için en bayağı bir mahlûk kesilmiş, artık cehenneme lâyık bulunmuştur. MÜLK 10

6. Hem başa kakılmayan bir ödül, hem de kesintisi olmayan bir ödül.

Memnuniyetin de ötesinde bir ecir demektir bu.

Allah’ın istediği biçimde iman edip de imanlarını amele dönüştürenler, imanlarını gündeme getirme savaşı verenler, imanlarının hayatlarında görüntülenmesinden yana olanlar müstesna.

İtibarın Allah’a teslimiyet olduğunu unutmayın.

7. Tüm bu anlatılanlara rağmen, tüm bu delillere rağmen seni dini yalanlamaya, yalan saymaya iten sebep nedir? Neye dayanıyorsun dini yalanlarken?

BİD-DİN: Allah’a hakkını teslim et. Bunun yolu, Allah’a kayıtsız şartsız teslim olmaktan geçtiğini bilmektir. Müslüman da budur zaten. Allah’a hakkını teslim etmek için, Allah’a kayıtsız şartsız teslim olmak İslam.

Borçlu olduğumuzu itiraf etmemizi istiyor. Borcunu inkar etme ey insanoğlu ödemiş sayayım. İşte bu.

8. Allah hikmet sahibi değil mi? Allah abesle mi iştigal ediyor? Laf olsun diye mi yarattı bu dünyayı? Eğlence olsun diye mi getirdi sizi dünyaya? Hayret, yani size göre ahiret olmasın mı? Yaşadığınız bu dünyanın sonunda bir hesap kitap olmasın mı? Yaptıklarınız hep yanınıza mı kalsın? Zalimin zulmü, mazlumun ahı yerde mi kalsın?

Önceki ayetle birlikte okursak ilahi değerler sistemini yalanlamak Allah’ın yargısına karşı gelmek, onu reddetmek manasına gelir. Yani dini yalanlamak, aynı zamanda din gününü yalanlamak. Din gününü yalanlamak ilahi yargıyı yalanlamak demektir.

Müminlerin lehine, inkarcıların da aleyhine ilâhî hükmü tecellî edecektir. Artık her insan için lâzımdır ki: Kendi istikbâlini düşünsün, kendi selâmetini temin edecek hareketlere devam etsin, Allah katında mes'uliyet gerektiren şeylerden kaçınsın, Cenab-ı Hak'kın koruma ve himayesine sığınsın.

Peygamberimiz bu ayetleri her okuyuşta Kur’an la diyaloga girerdi, Kur’an la konuşurdu ve Kur’an ın sorusuna cevap verirdi, çünkü bu bir soru. “Belâ ya rab, ve ene ‘alâ zalike mineşşahidin.” Elbette ya rabbi, elbette sen hüküm verenlerin en iyisisin ve ben de buna şahidim ya rabbi derdi.

TİN SURESİNİN HAYATA TAŞIMAK

1. BİZİM DÜNYAMIZA KUR’AN HİÇ İNİYOR MU?
2. EN GÜZELİ EN ÇİRKİNLE DEĞİŞTİRMEYELİM.
3. YAPTIKLARIMIZIN KARŞIMIZA ÇIKACAĞINI UNUTMAYALIM.
4. HAKİMLER HAKİMİNİN HUZURUNDA HESAP VERECEĞİMİZ BİR HAYAT YAŞAYALIM.


Osman Erdoğmuş
Kayıt Tarihi : 14.7.2022 12:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!