Çiçek koy odama,
Tenin gibi yumuşak olsun. Ve en vahşi pembeleri, Yatağıma boydan boya ser... Ben düşlerdeyim,
Çıkmaz sokağın tenhalarında, Ellerim, hayalini tutar.
Bilmelisin, anlamalısın... Yetmez uzaktan dokunuşların. Bölük pörçük rüyalarım, Boğar beni bilinmeyen azgın sularda, Geceme düşen ateşin,
Karışık notalar yazar içime, Kulağımda tılısımlı bir ses,
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
"Geceye düşen sesler..."
Uzağı yakın eder o tılsımlı ses,
Dokunur hatta,
Çok özlediğinde...
Oldukça etkili bir şiir...
Buram buram aşk...
Tebrikler Gülay Hanım..
Çok tşkr.ler
Okuyan değer katan yüreğiniz'e hüzün uğramasın hocam...
En derin saygılarımı sunuyorum efendim...
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta