Karanlıkta kalmış da porselen dükkanında
Çarpa çarpa arıyor gibi elektrik düğmesini
Serçe parmağını oynatsa bir kırık daha
Ayakları çıplak, yere saçılmış kırdıkları
Sorsan, pişkin pişkin ışığı arıyorum der
O kadar alışmış ki çığlıkları duymaya
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem