Vejetaryen ve her canlıya eşit , doğa tutkunu , yürümeyi bazen koşmayı ve bisiklet kullanmayı çoook seven neşeli insancıl biri işte :)
Bana birisi artık gerçek aşktan bahsetsiiiin !
Hani taaaa kalplerinin en derin yerlerinden sevenler vardı yaaa yüzyıllar önce !
Haniii tüm saf ruhlarıyla adımlar atanlardan , sevgiden ilgiden kahkahadan neşeden başka beklentisi olmayan kadınlardan bahset işteee !
Sizler bir cana bir ruha bir bedene sahipken , herşeyin hayatınızda çok guzel harika geçmesini isterken bunun için hatta çabalarken dilekler dualar hergün ederken veeeee buna rağmen başka bir canlının canına hayatına mal olup acımasızca katlederken buda yetmiyormuş gibi yemeklerin içine salataların içine katıp dışarda bahçede piknikte mangallar ızgarada yaparken , hiç kalbiniz ruhunuz sızlamıyorda , sadece başınıza kötü bişi geldiğindemiiiiiii allaha meleklere sarılmayı bir tek tercih eder hale geliyosunuz !
Markette pazarda orda burda et harici çooook daha harika çooooook daha super yiyecekler varken nasıl oluyorda yediğiniz her bir et parçasının katledilişine ortak oluyorsunuz !
Bumu adaletiniz insanlığınız sizlerin !
Bugün iletişimdeki bazılarına göre hata bazılarına göre kesinlikle olması gerekeni dile getirmek istedim çünkü yazılarım içinde eksik bir anlatım olduğunun farkına vardım.
Sanal alemde sonuçta kimse kimseye mecbur olmadığı kadar kimsede bir başkasının mecburi istikameti değil , bu yüzden bazı sitelerde olan engel özelliğini kullanmak aslında karşısındaki hatalı kişilerin kendisine luzumsuz yada zorla iletişim kurmaya çalışmasını durdurur , yani engel istenilmeyen kişiler adına doğru karar sayılsada aslında burası sanal alem olduğu içinde gerçekte kimin ne olduğunu bilemiyoruz .
Aslında her yanlış insanın , nasıl olduda o hale geldiğini bilemeyiz , toplumda zaten o kadar çooook yanlışlar varki , hani kim hataları tam anlamıyla doğrulara çevirebilmiş kiii . Sonuçta herkes insan görünümünde ama kaçı gerçek insan vasfında orası muallak .
Bu dünyada kaç kişi acaba tam anlamıyla mutlu çooook merak ediyorum ? Çünkü mutluluk her nedense anlık ve gelip geçici oluyor . Hatta öylekiiii aşkta sevgililikte evlilikte hep bir yere kadar mutluluk insanı takip ediyor , ondan sonra nedense artık tek başınasınız ben gidiyorum der gibi kaçıp gidiyor mutluluk dediğimiz en güzel duygular .
Gerçekten varmıdır bu dünyada hep daima mutluluğu yaşayan mutluluğun keyfini hiç durmadan süren ?
Hani insanların hayalleri hep vardıryaaaa , kimisinin ev kimisinin araba kimisinin yazlık kimisinin tatil kimisinin aşk sevgili eş vs vs gibi amaaaa insanlar içinde tüm dünyada kaçı o sahip olduğu yada sonradan elde ettiği mutluluğun tamamen arkasında durup hiç seviyesini düşürmeden yada dahada çoğaltarak yıllar yıllar yaşayabiliyor ?
Bilenler bilir eskiden lost adında sürükleyici ve her bölümde insanları merak ettiren bir dizi vardı ve bu dizide aslında her karakter farklı özellikler barındırsada orda pennyle desmondun aşkı hep zirvede kalırdı çünküüü hala insanların içinde gizliden gizliye derinlerde kendilerini çok ama herşeylerden çoooook sevecek birinin olması hayali vardı .
Neyse o dizide aşk o kadar farklı boyutlarda alışılmamış düzeyde işlenmiştikiii her bölümde acaba ne zaman pennyle desmondu gösterecekler diye beklerlerdi sevenleriii .
Bu dizideki desmond karakteri boyutlar arası gezebilmesi yani gelecekle geçmişe gitme özelliğine sahipken ve daha önce çok zengin olan penny adında bir bayana aşıkken , ona adanan görevi tamamlamak için desmond hiç istemedende olsa bazen yanından ayrılmak zorunda kalırdı. Hatta desmond onu çoook sevdiğinden dolayı ona herşeyi açıklayamadığı için bazen onla tanışmadan önceki zamanlara giderek onu uzaktan aşkla izlerdi : )
Kim olduğunun önemi yokkiiii.
Nede senin boyun posun mesleğinin.
Yada dini inancının, mezhebinin.
İnsan olmayı başardığında zaten beni bulursun.
Sende diğerlerine benzemediğin sürece.
Bir gün kayıp kıta olan mu adasından bir okuyucu yolda yürürken yerde beyaz atsız prens bulmuş : )
Ve onu sırtlamış almış götürmüş evine..
Bir süre sonra beyaz atsız prensde kendine gelince , gözlerini açar açmaz mu kıtasında nam yapmış okuyucuyu görmüş : )
Sanal aleme takılan kadını erkeği ayırt etmeden sizleri rahatsız edenleri , karalayanları , arkanızdan ileri geri konuşanları yada sizler hakkında orda burada yazışanları , yazdıklarınızı kopyalayıp üzerinde değişiklik yaparak sanki kendi yazıları gibi göstermeye çalışan akıl ve ruh hastalarını lütfen savcılığa polise emniyet müdürlüğünün sitesine yada siber suçlar bölümüne şikayet edin , kim bilir bu dengesiz kişiler sizden öncede kimleri kimleri rahatsız ettiler karaladılar !!!!!!!!!
Onları lütfen şikayet edinkiiii , başkalarınada aynı hataları yapamasınlar , cezalarını fazlasıyla çekip bir daha başkalarını rahatsız etmesin bu kişiliksiz hain insanlar .
SAYGILARIMLA YUSUF SAYGILI
Şahsen orta okuldan bu yana neşeli yazılar yazdığımdan , askerden 2000 yılında geldikten 2 sene sonra internet cafeler sayesinde yazdıklarım hakkında ünlü isimlere köşe yazarlarına yada tvlerde program yapıpta mail adresi olanlarla yazdıklarımı zaten paylaşıyordum , beni burdan bile tanıyan tanır ama herşeyiyle olsada bütün yazılarımı kimse bilmez yada neşemin bakış açımın ne kadar renkli ve pozitif enerjisinin yüksek olduğunu sadece eskilerden kişisel olarak beni bilir .
Neyse beni yazdıklarımdan dolayı tvde radyoda canlı yayınlarda konuşanlarda oldu hatta bana bu yazdıklarını lütfen kitaplaştır , sen farklı yazıyorsun ve yazdıkların alışılmışın dışında , ya çok gerçekçi yada fazlacana mizahsal , çekim yasan oldukça kuvvetli diyenlerde oldu.
Bende onlara cevaben , benim asla kitap çıkarma gibi bir düşüncem olmadı ve yazdıklarımın çok spontane ve doğal olduğundan dolayı benim için hobi bu deyip işin içinden çıktım :) Hem benim düşüncelerim yazdıklarım ruhum kalbim sevgim satılık olmadığı gibi neden yazdıklarımı satılığa çıkarır gibi kitaplaştırayım deyince haliyle tebessüm etmekten başka hiç bir yanıtları olmadı :)
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!