Yok olmak üstadı; hiçlik ustası.
Göster bana, nasıl oldu bu muhal?!
Girdap kucağında rakkaseliği,
Bellemek mümkün mü, nasıldır bu hal?
Çıldırtan ateşi yudumlamakta,
Gargara etmekte gönül boğazın.
Tortulu bir boşluk tadı damakta;
Nereden gelmekte sana bu mecal?!
Akrebe, çıyana ders verilmekte;
Zehri süzgeçlerde arıtmaktasın.
Bülbüle aşk için öl denilmekte;
İhanet kusmuğu edilmekte bal.
Çocukluğun nasıl geçti, ne gördün?!
Ne gün oyuncağın bildin hiçliği?!
Gökte mücerrete nasıl gem verdin?
Kehkeşandan nasıl atladın, misal?
Kayıt Tarihi : 29.1.2024 12:45:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!