TEVAZU (kıssa)
Adamın biri kötü yoldan para kazanır,
Bir inek almak için şehre kadar uzanır.
Doğru gider pazara güzel bir inek alır,
Sonra da pişman olur aklı inekte kalır.
Düşünür kara kara haramdan kurtulmayı,
Dergâha bağış yapıp, helalden tartılmayı.
O vakitler dergâhta sofralar kurulurdu,
Kazanlar kaynatılır, açlar doyurulurdu.
Böyle bir yer bularak ineği vermek ister,
Bu günahtan kurtulup huzura ermek ister.
Aklına ilk gelen yer Hacı Bektaş Dergâhı,
Kabul bulursa eğer, belki kalmaz günahı!
Hacı Bektaş Veli’nin huzuruna çıkarak,
Veli’den himmet ister durumu anlatarak.
Hacı Bektaşi Veli bu bağışı istemez,
Sebebi haram deyip niyetini gizlemez.
Adam alır ineği yine düşer yollara,
Nefis neler açıyor aklı beşer kullara.
Sonunda vasıl olur Mevlevî Dergâhına,
Çıkartırlar adamı Mevlana Bargâhına.
Olanların hepsini Mevlana’ya anlatır,
Hiçbir eksik bırakmaz içini rahatlatır.
Mevlana hikâyeyi hayırla tevil eder,
Büyük bir hoşgörüyle ineği kabul eder.
Adam derki ineği arz etmiştim Veli’ye,
Fakat kabul etmedi çevirmişti geriye.
Bunu duyan Mevlana; sanma bizi kâhindir,
Biz çöpte karga isek, Hacı Bektaş şahindir.
Konduğumuz her leşe konup ağzın kirletmez,
Biz bunu kabul ettik; O, asla kabul etmez.
Bu sözün üzerine döner Bektaş Dergâhına,
Hiç eksiksiz anlatır girmeden günahına.
Hacı Bektaş şöyle der: “Onun gönlü Yunus’tur,
Biz, denizde bir damla; Mevlana okyanustur.
Bir damla leke olsa bizim gönül kirlenir,
Fakat onun kirlenmez, olsa da temizlenir.”
Pir-î Fâni gönüller dönüşünce deryaya,
Görülecek ameller kavuşunca Mevlâ’ya.
MEHMET ŞAHAN (PİR-Î FÂNİ)
07.03.2021 – İSTANBUL
Kayıt Tarihi : 7.3.2021 18:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!