184.
Neredeyse emin bile olsan, arsız bir şüphe, beyninin genelde gece kullandığın bölümlerini kemirir durur. Şahsiyetsiz bir şüphedir bu; meyhanede içilen meyve suyu kadar sevimsiz. En yalnız olduğun zamanlar gösterir kendini ve düşündüğün bütün güzelliklere gölgesini düşürür. Tam gölgeleyemese de, biraz yaralar. Ya öyle değilse? Ya yanlış anladıysam? Ya bana öyle geldiyse? Gerçekte öyle değil de böyle mi demek istedi? Sorular bir türlü bitmez. Hemen telefona ya da uykuya sarılmak istersin bu manyaklıktan kurtulmak için. Ancak her zaman telefon açılmaz ve açılmayan telefon (bunu herkes bilir) uykunun en büyük düşmanıdır. Geriye tek bir seçenek kalır. Kırmızı Tuborg.. Parktaysan gazeteye sarılı. Evdeysen çıplak..
Âlâyiş-i dünyâdan el çekmege niyyet var
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var
Devamını Oku
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var
Ya öyle değilse?
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta