Rastgele kazanılan şeyler arasındaki nasip yolun alacakaranlığında.
Güçlükle okuyorum g/özyaşlarını insanın.
Aşınmış taşta yağmurun hali.
Genç yaşta ölenler yürekten sevilmiş olmalı.
Estağfirullah konuşunca herşey susar teheccüt vakti, bir ruh halidir ölüm.
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Hayat ve Ölüm
Başlığa bakınca, terk edilmiş veya tek edilmek zorunda bırakılmış evleri, tarlaları, ibadethaneleri sahipsiz kalmış köy geliyor insanın aklına. Zaten terk edilmiş köyle mevtaların köyü arasında çok da fark yok. her ikisinde de harabeler, yıkıntılar, kurumuş otlar, çiçekler ve hatta ağaçlar olabilir.
Zahmeti olmayan yerin rahmeti olmayacağı gibi.
Değer verilenlerin değer görecekleri gibi.
.
Ölüm bile nasip işiymiş.
Yüce Rabbim, sevdiği kullarını daha çabuk yanına alırmış derler. Gencecik gidenlere, yeteri kadar nefeslenemeyenlere, gereği kadar sevilemeyenlere Yaratan’ın sahip çıkmasıymış, böylesi vuslat.
Şahadete erenlerin yeri daha da başka.
Kefensiz çıkarlar yolculuklarına.
Mekânları cennet, vuslatları muazzez…
…
Aslında teheccüt namazı gibi hayat.
Gözlerini açıp sonra sonsuza kapatmak misali.
Teheccüt vakti ebedi başlangıca ermek misali.
Teheccüt vakti tövbe - istiğfarla bir yöneliş misali.
Sabaha karşı nefeslenmek değil, özleneni zikretmek, özlenene vasıl olmayı arzulamak misali…
.
“Neye tanıklık edeceğini çok iyi seçmiştir musallaki halin.”
“musallaki” kelimesi sanırım “musalladaki” olacak.
*
Garipçe anlamlı bir şiir.
Kutluyorum, Garib Çoban/ Engin Demirci -
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta