Yusuf Aygun - Tenkidin tenkidi.. Şiiri - ...

Yusuf Aygun
27

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

TENKİDİN TENKİDİ VE TASSUBUN KOMİKLİĞİ

Taassup yanlış algılama ve anlayamama dahası önyargı hastalığı bu gün ümmeti bölüp parçalayan ve de emperyalizme yumuşak lokma yapan en önemli hastalıklardır.Birleştirici olan unsurlar yerine; mezhep meşrep siyaset ve tarikat taassubunu İslami algılama biçimi hatta bundan öte itikat edinenlerin düşeceği nihai durum maalesef bu olmuştur ve de bu durum uzun süre böyle devam edecek gibi görünmektedir.Esasen Müslümanlar için Kuran ve sahih Sünnet dışında bağlayıcı mutlak ittifak edilecek bir kaynak yok iken tarihi süreç içerisinde ihdas edilen bağlılıklar ve bağımlılıklar dün olduğu gibi bu günde ümmetin vahdetinin önünde en büyük engel olmaya devam etmektedir. İman edenlerin yeniden iman etmeye çağrılışlarının beklide en elzem olduğu bu nokta daha önceki ümmetlerinde vahiy atmosferinden kopmalarını sağlayan virüstür. Yahudi Hıristiyan ve diğer milletlerin sapmaları hep bu hastalık sebebiyle olmuştur.Geçmiş uluları Salih insanları ve hatta peygamberleri kul ve tebliğci olma konumundan çıkarıp değer verme ve saygı bahanesiyle olduklarının dışında birer mitoloji kahramanı haline getiren ve kutsayan zihniyet güya bu sadakatlerini onları anıtlaştırma (putlaştırma) ya kadar taşımış tabiri caizse Şeyh uçmamış Mürit onu uçurmuştur.Hz İsa’nın bile bir peygamber olarak başına gelen bu durum bağlılarını sevgide aşırıya gitme neticesinde onu ilahlaştırmaya kadar taşımıştır.Bu gün Hıristiyanlar Hz İsa’yı peygamber olarak görenleri onun gerçek kıymetini taktir edememekle suçlamaktalar.Hz peygamberden sonra Müslümanların yaşadığı süreçte budur.Peygamber ve sahabeye daha sonra büyük alim ve Salih zevata maalesef bu olumsuz misyon yüklenmeye çalışılmıştır.İnsan nefsinde bulunan bu putlaştırma virüsü bu saydığımız zevatı Kitap ve Sünnetin emrettiği ölçü dışına taşıma ile neticelenmiştir.Sonuçta ortaya atalar dini diye tabir edebileceğimiz hurafe ve mitolojinin yoğunlaştığı bir anlayış çıkmıştır.Daha sonraki dönemlerde itikadi ve siyasi mezheplerin hadis dahi uydurarak kendi mezheplerini Fırka’i Naciye (Kurtulan Gurup) ilan etme çabasının ürünü olarak bu anlayış daha da kemikleşmiş ve içinden çıkılmaz bir ayrılığın temeli haline gelmiştir.Bunu tarikat tasavvuf anlayış ve algılama biçimleri takip etmiş ve kendi içerisinde farklı birer disiplin olan bu meşrepler çerçevesinde yeni hizipler oluşmuştur.Son dönem itibariyle İslam’i değerleri ön plana çıkaran devlet olgusunun yerini laik devlete bırakması insanları daha da başı boş bırakmış bu disiplinler dışında müstakil yapılar oluşmuş her birey kendine uygun bir fikir ve ya alimin istimdadını medet eder hale gelmiştir.Bu zevat içerisinde mutlaka büyük hizmetleri olanlar olduğu halde kitlenin cehaleti daha sonraki dönemlerde bu alimlerin fikirlerini kemikleştirip Kuran ve Sünnetin yerine koyma ve en iyi alim benimkidir anlayışı içerisinde yeni hizipleşmelerin kaynağı haline getirmiştir.Bazen aynı alimin talebeleri kendi içinde 40 50 hizbe ayrılabilmektedir veya aynı şeyhin aynı şehirde bağımsız birkaç halifesi bulunabilmektedir.
İlim dergisinde büyük alim ve müceddit Sait Nursi ille ilgili yazdığım yazıya maksadını aşan bir niyet okuma ve söylemediğimi bana söyletme dahası söylediğim bir çok şeyi kendisinin Risaleleri dikkatli okumaması sebebiyle benim uydurduğum fikirler gibi algılaması ve de mesleği olan avukatlık psikolojisi ile karşı tarafı haklı da olsa haksız çıkarma ve davayı kazanma mantığı ile tenkit eden zatın yazısına istinaden tekrar yanlış algılanan şeyleri tasih ve bu zatın hem İslami kavramları hem de risaleyi iyice bilmemesi sebebiyle indi kanaatlerinden doğan hamasi söylemine cevap olarak yazma gereği duydum.Genel olarak yukarıda bahsettiğim hastalıktan kaynaklanan mantık dışında olayı spesifik olarak ortaya koymam hakikat adına gereklidir diye düşünmekteyim.Şimdi hem bu ata hem de bu anlayışı paylaşanlara düşünmeleri ve Kuran ve Sünneti ve Klasik kaynakları ve de ellerindeki Risal’i Nurları araştırarak cevaplamaları gereken bir dizi soru soracağım

1-Müceddit nedir olumsuz bir mana içerir mi?
2-İçtihatla tecdid aynı Şeyler midir?

Tamamını Oku