Gün doğdukça gülümseyen bir çiçek
ve koşuşan çocuk çığlığı..
dün ne idiysek bugün o değiliz belki
belki yıktılar savurdular küllerimizi ama;
işte, güneş ve gökkuşağı solan yerlerimize vuran
yüreğimizin delhizlerinde bir nur gibi ışır şimdi yaşam
kim? neden? nasıl? sorgusuna
mahal vermeyecek bir neşe ise yaşanan
al işte orda çağlayan bir uçurtma
şurda çığlık çığlığa martılar
ve kederinden kayalara vuran yalnızlık...!
boynumuza iliklenen halatlarda,
tenimize değen isli paslı düşüncelerden uzak,
neye yakın bilinmeden,
çokta sorgulamadan zaten
yeşeren kalabalık..!
ki biz ne kadar sevdiysek
bir o kadar da vurgun yedik
solan hep kalabalıklarımız oldu
gözbebeklerimize çivilenen yanlızlıklarımız..
verdiklerimiz beyaz'a aldıklarımızı siyah'a çaldı hep,
çünkü biz ne zaman sevdaya boyansak
yıktılar savurdular küllerimizi
biz ne zaman sevda ile gülümsesek
çarptılar ayrılığı bir tokat gibi
içinden çıkamadıkça kendimizi kaybettik
bulamadık sonra çaresizdik, yaralıydık
ve biz sevda ile yaşarken onursuzca öldürüldük
şimdi tenimizi kavuran bu dirilişin
haklı sevinci yakamıza iliklediğimiz
çünkü gün doğdukça gülümseyen bir çiçek,
ve koşuşan çocuk çığlığı duyduğumuz
tenimize çarpan rengarenk bir yaşam..
Kayıt Tarihi : 7.4.2011 02:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!