Hayal kırıklığı bir aşkı vursa,
mağduru burnundan solur mu solur,
sebeb nedir diye kendine sorsa,
feleğini şaşmış kalır mı kalır.
Aşk dilenirken sahte Leyla'dan,
kurtulmaz ne şiddet ne de beladan,
Mecnun gibi uzak düşer sıladan,
çöllere doğru yol alır mı alır.
Bir zeytin dalına konmanın da bir
sevda şarabına kanmanın da bir
mahbube uğruna yanmanın da bir
şeref olduğunu bilir mi bilir.
Vuslatın hayali zihninde gezer,
ayrılık gamını beyninde sezer,
bunaldığı anda bir yerde sızar,
hüznün nemasını bulur mu bulur.
Ufka bakar, ümid var mıdır diye,
koca dünya bana dar mıdır diye,
kara toprak gerçek yar midir diye,
intihar etmez de, ölür mü ölür!
O bir kepçe, lügat kazan olunca,
bu şiiri sana yazan olunca,
Aydın Bayrakdar'dan ozan olunca,
senden de sevgili olur mu olur! ..
Kayıt Tarihi : 13.11.2013 22:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!