Ten Torbası Şiiri - Uğur Musab Şahin

Uğur Musab Şahin
2914

ŞİİR


22

TAKİPÇİ

Ten Torbası

“Beyan esastır” diyor, hukukta saçma terim
Bu söz akla muhalefettir, yemin ederim.
Balık baştan kokar, şu mecliste yemine bak
Şerefsiz, sanki “şerefe kadeh kaldırır” beyim.
2020

Kul sıkışmayınca, Hızır yetişmezmiş,
Rabbim ki, her derde derman vermiş.
Ne ektiysen biçersin, dünya tarlasında
Giderken ten torban, kefen torbasında
2011

Çocuğun, gizli dinlemesi değil
Gizli izlemesinden korkarım.
Onlara yalan sözler verip de,
Yapamazsam, kaçar uykularım.
2010

Düştüğünü, fark edenler kalkabilir.
Güçle, güçlük çıkarmasını iyi bilir.
Paraya tapanlar her renge girerler
Geveze adamları, sessizce incitirler
2009

Alem-i İslam’ı görür, aklımı çek ederim.
Hem kendi derdimi, hem derdini çekerim.
Bir yerde yanlışlık var, tarihte yok böylesi
Çok gücüme gidiyor, hep müminin ölmesi,
İslam coğrafyası kan gölü, yüzbinlerce ölü.
Diyar-ı gavurda var mı ölen, bir gavur dölü.
Ecdadımız, kabrinden doğrulup dönseydi
Bizi kılıçtan geçirirdi, şu halimizi görseydi.
Zira “bir Türk dünyaya bedeldir” diyorduk.
Hani milletçe tek yürek, nerde niçin durduk.
İlla, başımızda bir çoban mı olmalı güdecek.
“Son hedefiniz Alem-i küfür ileri” mi diyecek
Erkekte sadakat, kadında kanaatkarlık ara.
Erkek değer bilmez, açgözlü eş düşer dara.
Yediğin kolay lokma değil, helal lokma olsun
Yoksa yüzün kararır, yüreğinse kaya olursun.
Tatlı yalanlar, acı gerçeklerden daha acı verir.
Ucuz insanların dostluğu, çok pahalıya gelir.
2010

Çanakkale "Bedir", Dumlupınar sanki "hendek"
Sandım ki Asr-ı saadet, göklerden yağdı melek
2007

Kıymetini bilmiyoruz zamanın, sağlığın.
Hastanede anlıyoruz, cefasını sancının
Acı ve ağrı neredeyse, can da oradadır.
Bilgi sahibi değilsen, fikirlerin zordadır.
Gerçekler karşısında, şeytan-ı dilsiziz.
Derde duçar olunca, bilgisiz ve ilimsiz
Başkası için problemse, sana bir fırsat.
Başkasına hazan, sana zaman-ı hasat.
Nasipse sabret, mermerde kırılmaz diş.
"Neden" deme, tam yolunda giderse iş.
Ömürler gelir geçer, girdiğimiz sınavda.
Ölünce sorulacak, mahkeme-i Kübra’da.
Üstüme örtülünce arenada kırmızı şal,
Ben matador değilim, şu boğayı ileri al.
Kurtla kızın dostluğu, arkadaşlık ilkesi,
Al şapkalı kızla, burası kurdun ülkesi.
1986

Yetim malı kul hakkıdır, haramdır yemek.
Hak yiyenler, Cehennemlik olacak demek?
Er eşiğinden, kadın döşeğinden anlaşılır.
Al yakışır el bakışır, sonra da sedir karışır.
Çağrılırsan erinme, çağrılmazsan serilme
“Az ye uz yaşa, yemekte sofraya geğirme.
Yaban yer yok, yabancısı vardır diyarların.
Niye, ne zaman nasıl gelir ölçüsü ayarın.
“Atın çömezi yolda yükle yatar” denir ya.
Ölene mi, gülene mi ağlar sarı kanarya?
Altın kafesin var, vaz geç çakır dikeninden?
Kim kurtarır, sokakta kedinin pençesinden.
Sen ejderhayı taşıyamazsın, haddini bil.
Lak-lakla ömür geçmez, yalnız sende mi dil?
Âlim’in ilmiyle karnı aç dır, gözü tok kalır.
Batıl inançla yürek, her gücü tanrı sanır.
Unutmak, unutulmaktan zordur daha beter.
Yaşamak, ölmekten daha çok cesaret ister.
2007

Duman düz çıkar, eğik olsa da bacası.
Cami kümbet olurmuş, eğri ise hocası.
Akıl kulağa çarparsa, dilin de yalpalar
Yerinde sayanlar, daha çok ses yapar.
Düşmanın bakışı değil, dost satışı üzen.
Aşkta kaygı olmaz, ne endişe ne düzen.
Dertsiz insan yoktur, varsa insan değildir.
Zannetmeler yorar, gerçek bilinmelidir..
Nefis şeytanı melek, meleği şeytan sanır.
Sükutta ki son nokta, sözün başlangıcıdır
Seni değersiz hissetmemeli, değerliyken.
Küfürle denen sözün, ne farkı var leşten.
Şimdi yaşlılar emanet, çocuklara misafiriz.
Hak karşısında eğilir, secdede diz çökeriz.
Aptal görmek istemezsen, gözlüksüz dolaş.
Efendiysen çalıyı turla, efe isen itle dalaş.
“Rahmetli” derler,” zahmetli” diyeceklerine.
Öldüğüne ağlasınlar, keşine güleceklerine.
Dili süslü, yüreği paslı, sabrı zehirli gördüm
“Eyvallah" la doğdum, “yallah” la büyüdüm
2007

Parasını sayabilen zengin değildir.
Sayamıyan cahil, sayan fakirdir.
Elması tıraşı, insanı başı değerli kılar.
Diplomada değil, bilgide başarı var.
Aç doymam, tok acıkmam sanır.
Adam adamdan korkmaz utanır.
Aklın ardında, yüreğin önünde git.
Bakmakla öğrenilse, kasap olur it.
Aklına gelmeyeni, başına verir.
"Öp" diyene, ”dudağın nerede” denir.
2005

Uğur Musab Şahin
Kayıt Tarihi : 19.10.2010 10:46:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!