ayaklarımı sürüyerek yürüyor
yürüyorum karanlıklarda
yüzümde dev kanatlar
dişlerim dalgalanmış
erimiş peynir gibi düşüyorlar avcuma
bacaklarım dolanarak koşuyor
koşuyorum karanlıklarda
sesimi tadıyorum
dilimde tavaf sözcükler
kırılmış harfler gibi düşüyorlar ağzıma
berduş teyeller dikerek sürtüyor
sürtüyorum karanlıklarda
iç organlarımı sayıyorum
kenarları eprimiş, yenmiş
dokundukça büzüşen tuzlar gibi düşüyorlar karnıma
kaçıyor asfalt şehirden
şehir rem uykusunda...
tuval gökyüzü fırçaysa sesler
savaş fışkırıyor kulaklarımdan
düğüm oluyor kalbin
kalbin kırk odalı evim oluyor
duvarlarında sünüyor aklım
kaçıyorum gebe sancıya
tenim sütyüzü iksirse eller
ellerin dağlıyor yaralarımı
ilmeğemarifet atıyor sarmaşıkların
kalbin kırk etekli dağım oluyor
gözlerim yüzümde asılı mumya
ağaç kanyüzü dalıysa rengim
tedirgin bakıyorum dudaklarına
ölümle bakıyorum, uzuyor tırnaklarım
kalbin, yerim oluyor
doğacağım barınak
hiç bitmeyen yolum oluyor kalbin
oyuna kesiyor damarlarımda arya
sen yüzümdeysen düşyüzümsen sen
aynamda deniz beliriyor
griyle bakıyorum şakaklarına
siyahtaki beyazla
kalbim nehir oluyor
kopacağım kumaş
atacağım derim oluyor içimde
yeşilden eller giyinip
tebessümler çiziyorum acıya
Kayıt Tarihi : 30.1.2010 18:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
jorge luis borge- kum kitabı
TÜM YORUMLAR (2)