Acizlik, tembellik, iradeyi ortaya koymakta çekingenlik, bilgisizlik dolayısıyla korkaklık hakikati görmeye engel olduğu gibi sürekli kaybedenin toplum olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Kaybeden değişmiyor ise kazananda değişmiyor demektir.
Kaybedenler tutum değiştirir ise işte o zaman kaybeden sürekli kazanan olur.
Bedelini toplumun ödediği süreçlerin kararını da bedelini ödeyen toplum vermesi gerekir.
Tek bir kişi toplumun yetkisini istediği gibi kullanıyor, hesap vermiyor, yanlış kararlar veriyor ve toplum ile ters düşecek bir yönde hareket ediyorsa kendisinden çıkar sağlayanların kendisini kullanmaları taviz veriyor demektir.
Bu süreç o toplumun her an onarılması güç bedeller ile karşı karşıya bırakabilir.
Bilinçsiz toplumlarda sandığa oy atma demokrasileri böyledir. Bir yetkiye toplum kendini soyma ve soydurma yetkisi vermiş olur. Sinsi bir şekilde soymaya alışkın sermaye kaldığı yerden soymaya devam eder. Bu yetkiyi verdikten sonra yakınmanın bir anlamı yoktur. Yetkiyi vermeden önce yetkinin verilmemesi gerektiğini savunan her insanın hakkı gasp edilmiş olur.
Tek yetki temsil gücünü kaybettiğinde toplumda sürekli bir düşman üretir hem zaman kazanır hemde kendi suçu yokmuş gibi toplumda bir algı üretmeye çalışır.
Karşısında us dolu toplumu yanına çekebilecek bir karşı güç çıkmadan soygun durmaz.
O karşı güç her toplumda olur. Yalnız engellenir ve toplumun bundan çok geç bilgisi olur. Tek yerki kitle imha silahı araçları üzerinden toplum ile iletim kurmasına asla izin vermez
Sosyal medyada da o toplum gücünü engellemek adına izolasyon uygulanır.
Hatta tek yetki kendini kurmaktan için mutlaka iç veya bir dış savaş peşinde koşarak milliyetçi oyları konsolide etmeye çalışır.
Bilinçli bir toplum bu tuzağa düşmez.
Cehalet hakim ise cehaletin düzeyi yetkiyi devam ettirmeye yetiyor ise sandık ile hukuku yine arkadan dolaşan yöntemler ile kazanmak peşinden koşar.
Yöntemler sürekli aynı.
Aynı tuzakları yutan toplumlarda yaşamak büyük sıkıntıdır.
Tek yetki yerine aynı şartlarda yerine başka biri gelse toplumun soygunu aynen devam eden. Toplumu soyanların hedefi de böyle bir yetkiyi elde etmektir.
}}}{{{▪️Sermaye bir çöplüktür. Her para güç çöplüğün ve her para güç yararına yetki çokluğun yanına yeni çıkarcı sinekleri ile birlikte yeni çöpler toplanır. Bu güç algısı cehaletin ve bilinçli üretilmiş muhtaçlığın yüksek olduğu toplumlarda emperyal niyet ile birlikte toplumu ve devleti ile birlikte yutana kadar zorlarlar. ▪️}}}{{{
▪️♾️Önder Karaçay ♾️▪️
Önder KaraçayKayıt Tarihi : 9.7.2025 20:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
▪️♾️▪️▪️ TÜRK▪️♾️▪️▪️
Kurultay geleneği "Tarihle" başlıyor
Hakanı görevden alabilecek kadar da "GÜÇLÜ VE YETKİLİ..."
İşte ortak akıl
İşte "kolektif zeka" budur!
Tek kişi, yetkili olacak ama sorumlu olmayacak!
Hadi ya!
Bütün kuramlara ters bu,
"DEVLET" dediğin kurumun özüne de...
Örnek mi?
"YIKILAN SURİYE", Irak, Libya;
Yıkılmayan ama "oligarşinin pis kokularının her yere sindiği" Rusya!
Yakışıyor mu bize?
TÜM YORUMLAR (1)