Sen olması gerektiği gibi yaptın,
Gece saat ikide onu düşündün,
Sabah uyanınca kendine bakmaktan önce aklına o geldi,
Gözlerini kapatınca rüyanda bile o vardı.
Üzülme sen elinden geleni yaptın,
Bir gün batımında onu hayal ettin,
O nereden bilebilir ki gün batımında birisini hayal etmeyi?
Gece Yıldızlara bakmayı, şarkılar söylemeyi, her mısrada bir insanı aramayı, nereden bilebilir?
Nazım Hikmet'in satırlarına onu yakıştırdın sen,
Bu ne demek kolay kolay anlatabilir misin şimdi?
Hangi dil yeter ki bunu anlatmaya?
Sonra Cemal Süreya okudun,
her satırda yine o vardı,
Gece saat iki...
Elinde bir kitap adı Edip Cansever,
Sabah olmak üzere yine tek taraflı yaşıyorsun aşkını
Bu sefer elinde Can Yücel var alınmasın kimse
Can Yücel boşuna yazmaz o sözleri
Sen ne çabuk unuttun sabahları güneş yüzüne vurduğunda o sebepsiz açan tebessümlerini, kuşlar cıvıldarken içindeki o çocuksu mutluluğu
Kimseye ihtiyacın yoktu hani?
Güçlüydün hani sen?
Yıkılmazdın!
Aşk neydi ki, seni acıtamazdı.
Acıtamayacakta zaten, bakma sen böyle günler geçirdiğine.
Yarın yine güneş doğacak, kuşlar yine cıvıldayacak, yine kutup yıldızına bakarak kırık kalbinle şarkılar söyleyeceksin o belki gelmeyecek ama sen daha da güçlü olacaksın..
Ve güneş yine onda batacak, her mısrada yine onu arayacaksın..
Doğukan AkçeKayıt Tarihi : 4.10.2015 01:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!