Sesime ağzın varsa konuş
Yüreğin erişiyorsa sesine anlat
Yoksa sus!
Toplu dağıttım kendimi
Tek parçadan bir sürü şekil yarattım
Topluca dağıldık
Sesim bölündü her şehirde
Çatlak bir ayna gibi
Bir sürü olduk
İnanmaya hep müsait yerlerde kandırıldık
İnanmaya müsaittik
Zaman çok önemli değildi
Kanmaya meyilliysek her şeyi oluruna bırakıyorduk
Karşı tarafa kolayca bırakıyorduk inançlarımızı
Yönlendiriliyorduk
Yönümüzü bildiğimiz halde
Kolay olanı buydu
Peşi sıra gitmek, dizilmek her köşe başında, yan yana
İnancın tepesinden düştüğünde
İşte o zaman
Asfalta yayılır tüm umutlar
Ve gelen geçen arabalar
Tekerlekler daha yumuşak basar yeryüzüne
Daha az işitir kulaklarımız
Ezilmelerden
Ezerken çekinmez üzerimizde hızla dönen tekerler
Umut kanaması başlar
Kan kaybeder inançlar
İçimde inançlarım
Ezilmesinler diye
Çoklu dağıtım yapıyorum
Azı görünüşte
Kolaydır, mümkündür
Tek hamlede, hem de hiç uğraşmadan yok edebilirsin inançlarımı
Kılıçtan geçirebilirsin umurlarımı hem de parmağını bile kımıldatmadan
Ben birçok hamlede umutlarıma değebilmek için uğraşırım
Senin kadar becerim yok, biliyorum
Ama çabalarım umutlarım dışarıda yok olmasın diye
İnsansız yollardan geçiyorum
Umutlarımı toplarken
Gökyüzü daha insanca
Ve umutlu mavi
Umutlarımı yerden toplayıp, taşınacağım gökyüzüne
Dünya göçmeniyim ben
Bu yüzden her şehirde güçsüzüm
Ve sıradan
Diğer herkes kadar yalnızım
Ait olduğu yere bile
Ait olamıyorsam
Bu tamamen benim beceriksizliğimdir
Çok rolsüzlüğüm
Az yakınmalarımdandır
Düzgün bir özden geçiyorum doğduğumdan beri
Sınırlarımın dışına çıkmamak için, ipin ucunda yürüyorum her gün
Cambaz zannediyorlar beni
Oysa ben az duygularımı çoğul dağıtacak kadar becerikliyim
Her sene bir yaş daha yenileniyorum
Hepimiz aynı şeyleri defalarca duymanın mağduruyuz
Susmalarımı toplu dağıtıyorum
Konuşmalarım azlık
Kelimelerimde biraz açlık var
Susmak gerek, aynı şeyleri konuşmaktansa
Ve gitmek gerek bir gündoğumuna benzeyen günbatımında
Sarı ışıkta
Güneşli bir akşamüstü
Tüm koşulları yersizleştirip, yerleştirip
Tan yeriyle birlikte
Kusursuz bir yükseliş bekliyor ayaklarım benden
Aslının aynını yansıtmayan zıplamalar
İlk atlama önemlidir her zaman
Diğer düşüşlere alışırız
Yeryüzünde göçmensem
Gökyüzündeki yıldızların yerlisiyimdir belki de
Gece tanıdık gelir
Kelebeklerin ömrüne özenirim
Sayısız kere problem
Çok kere ters denklemim
Aynı yörüngelere denk geliyorum yıldızlarla
Üstüm başım sim içinde
Yıldızlar kaydığından beri
(Üç Mart İki Bin On Dört 14 00)
Nevin AkbulutKayıt Tarihi : 3.3.2014 14:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!