ikinci adı gurbet olsun..hasret olsun
camları bahçeyi gören bir evdi bizimki
her akşam üzeri babamı beklerdim aynı saatte
pencereye ilişirdim usulca
kiremitler tabak olurdu
ağaç yapraklarından dolmalar yapardık ikram etmek için
hele ki; Ceyda'yı dövüp eve saklandığım günü hiç unutmuyorum
babası kültür müdürüydü annesi öğretmen
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik



