Yaşamaya çalışırsınız bir evi paylaşırsınız bir ömür yetmez gibi gelir, her gün yenilikler bekler sonra yavaş yavaş dumanlanır ortalık, sis yaklaşır, sonra bir bakmışsınız mumlar sönüyor bir bir, karanlık çöküyor usul usul, sinsice, sessizlikle birlikte sanki anlaşmış gibi, bir veda eder aydınlık. Ve hoşgeldim der karanlık hınzırca,
Zamanla alışırsınız gözleriniz artık karanlıkta da seçer olur, sonra vakit geçirmeye başlarız, bir bakmışız arkadaş olmuş, sonra kanka yeni nesil tabiriyle ardından dost-um diye yapıştırır.
Ve sonra dosttan sevgili olmuşsunuz…
Çıkmazı olmayan buhran burada başlıyor işte.
Aslında karanlık diye tasvir etmeye çalışılan giriş kısmı birebir aydınlığı temsil ediyor ama nasılsa o aydınlık zamanla bizim gözümüzde karanlıklaşmaya başlamıyor mu zaten…
Hırs yaparız her şey güzel geçecek diye.
Ama o hırsta boğulmak kötülerin en kötüsü değil midir?
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.
Nice revnaklı şehirler görünür dünyada,



Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta