Teessüf ederim sana,
sanki bir bayram sabahında,
şeker poşetinden çıkmamış bir çikolata gibi bıraktığın için.
Adımı ceplerinde unutmuşsun,
ben bunu kalbimin içine düşen bozukluk sesinden anladım.
Çocukken içimde saklanan bir oyuncaktım ben,
kalbimde kurmalı bir araba,
camı çatlamış bir bilye,
bir de mavi kazağımın cebinde
unutulmuş bir düdük.
Sana bütün güzel düşlerimi biriktirdim,
şeker kâğıtlarından yaptığım yıldızları.
Ama sen o yıldızları avuçlarının arasında buruşturup
sigara külleriyle karıştırdın.
Aşk dediğin,
duvarın köşesine sıkışmış bir uçurtmaydı,
ipini sen tutuyordun.
Benim içimde bir kumbara vardı,
çatlasa da içinden para değil,
senin hiç okumadığın mektuplar çıkardı:
"Bugün de sevdiğin biri olmadım."
Teessüf ederim sana,
sevmediğine değil,
sevmiş gibi yaparken gözlerimin içine bakmana.
İçimde hâlâ pantolonunun paçalarını çamura bulamış bir oğlan çocuğu oturuyor,
elinde unutulmuş bir misket,
sana bakıp duruyor.
O gün bugündür kimse beni sevecek gibi durmuyor,
ve sen bile artık sevmiş gibi yapmıyorsun.
Hatem Çetinkaya
Kayıt Tarihi : 2.3.2025 19:35:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!