inceden inceye dolanır ayaklarım
ne vakit bir çocuk iniltisi duyarım
öksüz kalır göz yaşlarım
hayal beynimin zifiri yalnızlığı ve ölümsüzlük
ruhum rüzgarın uğultusunda renksizliğe dolanır
akşam güneşiyle kızıllığa bürünür.
ne vakit kırık harflerle özgürlüğü diline dolayan bir mahkum görsem kalem olur bilincimi paralarım
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem