Yıllar sonra
İlk firavun mezarı açlımış gibi
Gömülü
Bir çocuk ıslığı
Ve güneş ışığı
Korkuyorum
İçten içe
Gittiğimde
Dallarında salıncak kurduğum armut ağacı
Sıcak ekmeklerini yediğim fırının içinde
Çoktan
Asla unutamayacağım
Kazınmıştır anlar ruhuma
Kaderim aşkımdır
Uzakta, ayrı ayrı
Dünya koca havasız oda
Tarifsiz bir anlam yüklü tarihine,
Yoktun
Doğdun
Öldüremiyorum.
('98)
Onca çiçek dolaşmışlık
Onca emek
Onca ortak emek
Onca özen
Onca sabır
Ancak ortaya çıkarmaya yetmişse de balı
Alıp başını gitmek arzusu varsa içinde
Yeni yerlerde, yeni insanlar
Ve mutlu olacağın yeni bir hayat
Başka diyarların mutsuz insanları için de
Senin olduğun yer bunları sağlayacak
İlle de değişiklik diyorsan eğer
O ıssız vadinin kiliseleri gibi
hüzünlü yüreğim
Ve kin dolu
Suyu tükenen o çorak derenin yatağı kadar
Adın Kiraz olmalı
Doğacağın ay Mayıs
Kirazın en güzel zamanı
Gözlerin
Bal peteğinden sarıyla
Bayıraşağı, savurarak küllerini yokuşun,
Bir koşuşun vardı
Bana çıkmadı yollar.
Ağaçlaraltı, o uzun masa
Oturmamıştık bile yanyana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!