Kapandı kapılar göremiyorum.
Gündüz mü gece mi bilemiyorum.
Zifiri karanlık dostuma eremiyorum.
Çaresizim dostlar gelemiyorum.
Sokaklar caddeler her yer karmaşa
İnsafın nerede gösterdin gördük.
Verdiğin sadakayla ilmeği ördük.
İçimizden taşan sabırla hesabı gördük.
İnsafın nerede mangaldan uçan külde gördük.
Sabrımız taştı selinde sen boğulacaksın.
Bu gece yatınca sıcak yatağa.
Sevdiğim koynuma girsin istedim.
İnsanın yapısı sevgiyle coşar.
Bütün sıkıntılar bitsin istedim.
Kapıyı kapattım hülyaya daldım.
Dün oğlumun doğum günüydü.
Uzaklarda hasret mutlu günüydü.
Telefonla ancak kutlayabildim.
Bugünlerde geçecek güçlü olasın.
Yaşam zorluklarla anlam buluyor.
Düşlerde kalan Özlemim…
Elli yıl öncesine gittim bu gece.
Elli yıl öncesindeki köyüm ve evim.
Anam daha sağ, bakışlar sıcak.
Elli yıl önceki bahçemiz…
Duygu yağmurlarında ıslandım yine.
Kapadım gözlerimi daldım engine.
Ruhum huzur ülkesinde yaşıyor yine.
Duygu yağmurlarında huzura erdim.
Suları serindi pınarlar kaynar.
Bugünlerde zor geldi ağlattı beni.
Efkarlandım yine tutmayın beni.
Dostlarım unuttu aramaz beni
Çaresizim duyan olmuyor beni.
Geçim derdi artık belimi büktü.
Her dem izliyorum televizyonda.
Bir sürü elbise boş geziniyor.
Atıyor tutuyor hiç görünmüyor.
Meclise doluştu boş elbiseler.
Kukladan farkı yok ipi dışarıda.
22 Nisan sabahı
Evimiz aydınlandı.
İçimiz kıpır kıpır heyecanlandı.
İki güzel melek girdi
Yaşlanan dünyamıza.
Elif gül dalında açmış bembeyaz gül goncası.
Lale menekşe yasemin sanki cennet yoncası
İnciler tanesi o şen gülüşler
Fetheder gönlümü gülün goncası.
Bilge adı gibi mücevher sanki.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!