Tavşan Avcısı
Zorlamanın yeriydi orası –
Rüzgâr savrulmuş saçlarımla tıkıyordu ağzımı,
Koparıyordu sesimi, ve deniz
Körleştiriyordu beni ışıklarıyla, ölü canlar
Çözülüyordu içinde, yayılıyordu petrol misali.
Tattım karaçalının kötücüllüğünü,
Sivri siyah uçlarını,
Sarı mum çiçeklerinin ölen kişiyi yağlamasını.
Randımanlıydılar, enfes bir güzellikteydiler,
Ve müsriftiler, işkence gibi.
Tek bir yer vardı varılacak.
Yavaşça kaynayarak, rahiyayla dolarak,
Çukura doğru daralıyordu yollar.
Ve tuzaklar neredeyse kendilerini yok ediyorlardı –
Hiçbir şeyi kapatmayan sıfırlar
Yakına gelmişti, doğum sancıları misali,
Çığlıkların yokluğu
O sıcak günde bir delik açmıştı, bir boşluk.
O cam gibi ışık saydam bir duvar oldu,
Sessizdi sık çalılık.
Sakin bir meşguliyet hissettim, bir maksat.
Bir çay kupası etrafında eller hissettim, duygusuz, hantal,
Beyaz porseleni çevrelemiş.
Nasıl da beklemişlerdi O’nu, o küçük ölümler!
Sevgililer gibi beklemişlerdi. Heyacanlandırmışlardı O’nu.
Ve bizim de bir ilişkimiz vardı –
Aramızda gerilmişti teller,
Sökülemeyecek denli derindeydi çiviler, ve zihin bir halka misali
Kayarak hızlı bir şeyin üstünü kapatırdı,
Beni de öldürmekteydi bu sıkışma.
21 Mayıs 1962
Sylvia Plath (1932– 1963)
Çeviren: İsmail Haydar Aksoy
Kayıt Tarihi : 7.5.2016 15:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
The Rabbit Catcher by Sylvia Plath It was a place of force— The wind gagging my mouth with my own blown hair, Tearing off my voice, and the sea Blinding me with its lights, the lives of the dead Unreeling in it, spreading like oil. I tasted the malignity of the gorse, Its black spikes, The extreme unction of its yellow candle-flowers. They had an efficiency, a great beauty, And were extravagant, like torture. There was only one place to get to. Simmering, perfumed, The paths narrowed into the hollow. And the snares almost effaced themselves— Zeros, shutting on nothing, Set close, like birth pangs. The absence of shrieks Made a hole in the hot day, a vacancy. The glassy light was a clear wall, The thickets quiet. I felt a still busyness, an intent. I felt hands round a tea mug, dull, blunt, Ringing the white china. How they awaited him, those little deaths! They waited like sweethearts. They excited him. And we, too, had a relationship — Tight wires between us, Pegs too deep to uproot, and a mind like a ring Sliding shut on some quick thing, The constriction killing me also. 21 May 1962
![İsmail Aksoy](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/05/07/tavsan-avcisi-sylvia-plath.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!