Nihal’e Mistik Risale
Ey gaflet içinde kalan gönül,
Her an seni kendine hayran kılan,
Nihal’imin nuruyla bezenmiş o aşk meyini içmişimdir.
Bil ki o varoluşun ışığında kendine yetme hâlim,
Bir gün beni aşkın en derin hâlinde öldürecek;
Çünkü Nihal, varlığın efsunlu aynasında saklı bir sırdır.
Güçsüzlüğümden ötürü hâlimi saklayan dostum,
Bil ki bu isteksiz feryadım, Nihal’imin kalbine
Bir mürşit gibi nüfuz eder.
Çünkü o bilir ki aşk feryadı,
Ruhun derininde yankılanan bir ilahi ezgidir —
Suskunluk denizinde yankı bulan bir aşk duası.
Eğer aşk ateşim gizlenirse neye yarar?
Nihal’imin aklı, o ateşi görür;
Ve onun bakışı, yıldızlardan süzülen bir ilhamdır.
Kan içinde olsam bile,
O feryadın özü, gönül aynasında aşkın damlası olur,
Ve varoluşun sonsuz göğünde parlayan bir yıldız.
Ben zevk ehli dudak ve sarhoş göz sahibiyim,
Ama Nihal’imin bakışı, içkinin ötesinde bir şarap sunar —
Bir şarap ki meyvesi ruhun, tadı ise ebediyetin kudretidir.
Şâkîye (şarap sunan) sanma ki beni harap eden içkiyi o verdi;
Asıl harap eden, Nihal’in siyah gözlerinde
Yanan aşkın sonsuz ateşidir.
Sevda dostlar, Nihal’imin varlığı aşk hâlimden beni benden aldı;
Ve böylece kusurumun manasını unutturdu.
Eğer kusurumu görseniz, dünyada umursamazsınız beni;
Çünkü Nihal, kusurumu aşkın özüyle örter —
Ve bana “kusursuzluk” denen şeyin aslında bir hayal olduğunu öğretir.
Zühd ve ibadet yolunu terk edip mihrâbın köşesine çekilmişken,
O siyah gözlü nergis — Nihal —
Beni hâlimden bırakmadı;
Ve varoluşun sır kapısını araladı.
O kapı ki, içinde zamanın ve mekânın ötesinde
Bir aşkın, bir hakikatin yankısı vardır.
Ey Dünya Yükünün Hamalı, ey gönül sultanı,
Ben Nihal’ime gönlümü bağladım;
Ve nihayet aşkın zinciriyle bağlı bir kul oldum.
O zincir, beni deli eden aşkın en kutsal boynuzudur —
Ve Nihal, o boynuzun sesi,
Varoluşun en derin mihraplarında yankılanan bir manadır.
Kayıt Tarihi : 28.7.2025 13:13:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!