baktı savunmasız mazlum zar ise
derki '' taş maş atıp kuşlar taşlama''
nerede bir haksız durum var ise
orada yazlayıp kışlar taşlama
adı üzerinde taşlama işi
köpeğe atmayı gösterir dişi
gereksin hacamat ederek kişi
pişirir bol acı aşlar taşlama
akşam trafikte farları yakın
kırmızı ışıkta sağ sola bakın
araban çocuğa çarpmasın sakın
akıtır gözünden yaşlar taşlama
isterse padişah bağla azası
suçu bağışlama nere kazası
hakkında verilmiş recim cezası
marya magdalena taşlar taşlama
elinde diviti yanı taşınır
şöyle bir dokunur demir aşınır
baktı ki son zaman değil kaşınır
peşini bırakıp boşlar taşlama
kızım imam yapsın nikah ayinin
polisi gelmeden çabuk giyinin
istisna arada ancak iyinin
ferah tutar gönlü hoşlar taşlama
kişi başı kakar o ikide bir
niçin öğrenmedin mantıkla cebir
okurken mutlaka gerekir sabır
adamı et gibi haşlar taşlama
haram bir lokmayı alma yapıdan
işgali bırak git çıkar tapudan
hiciv uslübü var kovar kapıdan
böyle vatandaşı naşlar taşlama
başlatma başımda amiri şefi
somurtup yüzüne bakması kafi
ekseri çatık hal gezerdi nefi
onunda başlıbaş kaşlar taşlama
taşlama şairi benzer eşimdi
hiç deme '' o benim ay güneşimdi''
okudun ise git ikile şimdi
seninde çarkından başlar taşlama..
Kayıt Tarihi : 21.11.2009 23:06:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hüseyin Demircan](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/11/21/taslama-46.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!