Taşınılmış Aşk Şiiri - Emre Ayhan

Emre Ayhan
3

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Taşınılmış Aşk

Uzaklaşmak için taşındığının farkındayım. yeni bir ev, koltuk takımı, sevmediğim türden desenli bir halı, açıkcası yerleşmesiydi, hamallığıydı,zor olmalı...

Yeni yüzler, yeni bilgiler, yeni ilgiler, yeni sevgililer.Hak veriyorum,
Farklı bir tenden eski tarzda bir koku araması, kolay olmamalı.
Kısacası, hayat dahada pahalı oralarda, insanları sıcak,
Yağmurları seyrek, güneşi kurak, bulutlar desen param parça.
İnsanları dahada farklı şeritlerde seyir ederler hayatı.

Hepsi umuttan yoksun, mutluluk desen, ayda yılda bir uğrar.
Oda ebesinin canını yakmasıyla ağlayan bir çocuğun, yeni umutlarla doğması sebebiyetiyle...
Ayrıca, oralarda yol bilmezsin, iz bilmezsin. Aklında bulunsun diye söylüyorum, yağmurun yağmasını beklemez gökkuşağı.Damlasından önce haberdardır, yerin kulağı.

Ki dilencileri bile gururludur.Para uzatsan, bu seferlik benden olsun derler.
Tabi öyle, meyve sebze satan dükkanlarıda yoktur.
Ekmeği, yumurtayı sütü, ehliyeti bakkaldan gideremiyorsun.
Hayat şartları, anlaşmalı anlayacağın.
Kimse yardım için el uzatmaz oralarda.Taşı kaldırmak için yüreğe bile gerek yok, bilek yetiyor.
Üstelik elin kesilse yara bandı bulmazsın.Saçının bir teli kopsa, içi acıyacak birini bulabilirmisin onuda bilemem.

Oralarda; güzele bakmak, sevap falanda değildir.
Güzelielle, kavramı boy göstermiştir, nesiller boyunca.
Aman diyim, sakın tesadüftü, tebessümdü, çekici parfümdü, hiç mi hiç
tavsiye etmiyorum.
Çünkü, kimse kalbinin taş oluşuyla ilgilenmez.
Vücudunda yumuşak yerler ararlar.Üstelik baş koymak için değil.

Şunuda bilmelisin ki, elektirikte dert olabilir bazen,
Mum ışığında, zoraki romantizm yaşarsın, tek başına.
İhtiyaçlarını gideremeyecek kadar acizde kalabilirsin.
İşte o zaman, hayatın ağzına sıçtığını an be an idrak edersin.
Ama yılmamalısın, kararın hayatını karartsada...

Maazallah, hasta düşlersin bırak doktoru ilacı, bir tas çorba yapanın,
Ihlamur, nane limon kaynatanın bile olmaz.
Yanlış anlama sakın, anlıyorum ben tek başımada yapabilirm. ideolojisini...

Fakat, tek başına, fırçanı bile süremezsin dişine.aynasız...
Birde makyajın, dert olur.
Yüzün kırışır, gamzende çökükler erezyon etkisi gösterebilir.
Tırnakların ojeden mahrum uzar, boyası solar, yaşın ilerledikçe, pigmentleri ölür, beyazlar, saçların.

Diyeceğim o ki,
Uzaklaşırken iyi düşünmeliydin,
Ellerinin üşeyebileceğini, dizlerinin romatizma olabileceğini.
Öpmeye kıyamadığım o dudakların, kuruyup çatlamasını.
Düşünmeliydin, makas alırken tedirgin olduğum o yanakların, çamura bulanabilme olasılığını.

Şimdi, istediğin ölçüde uzaksın.Yaklaşmaya kalksam tuzaksın.
İdeallerinin arasına kaçan acıyı kovalama, yakalayamayacaksın.
Henüz bulamadığın insanlığı, insanlardan uzaklarda arama çabasındasın.
Biliyorum.
Gel desem, dağları yırtacaksın.
Yoları haritadan, yılları hatırlardan silipte karşıma çıkacaksın.

Lakin, artık bende uzaklaştım insanlıktan,
Çıktım, girdiğim kalp zindanından.
Yürüdüm kilometrekarelerce.
Düştüm, kalktım, aklıma geldiğinde, zıkkımın kökünü yaktım.
Kısacası unuttum.
Bunuda sana değil,yaşayamadığım gençliğime armağan ediyorum.
Geçmişime ithafen, bu yazıyorum...

Emre Ayhan

Emre Ayhan
Kayıt Tarihi : 9.2.2012 20:31:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Emre Ayhan