27-]Aslında alanın eğimi zorunludur. Siz, öyle anladığınız için o alan eğimi öyle devinmez. Siz var olan bir devinme ve ilişki girişmesine; rast gele anlam ifade ediyorsunuz.
Var olan devinmeye sizlerin yanlış anlamla eşlemeniz, ilinek olacakla bu eğim üzerine biner. Siz sanırsınız ki o anlam, o inanç şekliniz o alan eğiminin bir zorunluluğudur!
Yani kuşlar, siz kuş dediğiniz için uçmazlar. Kuşlar zaten uçmakta. Ama sizin uçmayı yerde yürümekten ayıran bir tanımlamaya ihtiyacınız varsa, tüm uçuculara kuş demeniz veya yılan demenizin o uçma ile hiçbir etki sel ilgi bağıntısı yoktur.
Kuş tanımınız; o uçma eylemiyle ve uçma eylemini yapan varlıkla eşleşir. Eşleşme öznel bir ilinekse bağ kavramdır. Bu eşleştirme isim, sizin bir şeyi ve o şeyin özelliklerini; o eşleşen şeyle çağrıştırır olma öğrenme, hatırlama gibi sembol simgelerinizdirler.
Kuş kavramıyla uçma arasında hiç bir nesnel ilgi bağı yoktur. Ne var ki kuş ismi, öznel anlama ve öznel eşleştirme ile uçan nesnelere verilmiş bir tanımlamadır. İnsanın öznelliği, uçma ile kuş tanımlamasını eşleyerek, uçma ile kuş kavramı arasında eşleyen bir öğrenici imsel bağ oluşturur.
Nesnelere dek o ana dek bilinen özellikleri o isimle eşleşiyordu. Bu nedenle kavramlar gerçek bilgi olmayıp, hakiki bilgilerdir. Dışarıdaki kuş gerçektir. Oysa bizim kuş ismiyle bildiğimiz anlama ve ifade gerçek kuş bilgisi olmayıp, gerçekliğe az çok yaklaşık bir bilgi oluşla ussal hakiki bilgidir.
Değilse eşleştirme burada o varlığın bilinir olması, devinmesi ya da özüne ilişkin tam bir belirleme değildir. Bu yüzden bir gerçekliğe siz kuş deyin, İngilizler bird desin, istediğiniz gibi sesse kavramlarla eşleşmesi yapın. Yapılan kavram eşleşmesi istediği kadar abuk sabuk olsun, var olan gerçeklik, iş, oluş gibi devinimelerle ilinekse eşleşir. Gerçeklik bu eşleşmeye hiç aldırış etmeden, yoluna devam eder.
İşte bunun içindir ki, kimi boşluk alan içine sizler yanlış tanımlar inançlar da izafe etseniz, içine yanlış bilmelerinizle, bilgisizliğinizi de doldursanız, o alan ilinekse eşleşmeyle, zorunlu devinmesine devam edecektir. Yani siz yağmur gibi bir olayın özüne ilişkin ifade şekliniz şöyle olabilir. Yağmur düldülün çıkardığı sidikten ötürü yağıyor diyebilirsiniz. Böyle deseniz de, demeseniz de yağmur yağacaktır.
Ve sizin sidik sandığınız anlama da, size göre her yağan yağmurla gerçekleşiyormuş gibi gelecektir. Çünkü öznel ve ilinek anlamalar ancak ilgilisi olsun veya olmasın gerçekliğe yaslanmak ve onunla belirmek, onunla hatırlanmak ve onunla birlikte kavranılıp öğrenilmektedir.
Aslında siz fark edebildiğiniz kadar alanın eğimine göre öznel olmak zorundasınız. Alanın eğimine göre oluştan ötürü de siz de kendi öznel anlamlandırmalarınızı doğru sanacaksınızdır.
Söz gelimi toplumsa alanın boşluklu ve tanecikli alanına keyfiliklerinizi yükler de sistemi bu keyfiliklere göre devindirmek isterseniz, hayal kırıklığına uğrarsınız. Toplumsa alanla çatışırsınız. Toplumsa alanın tanecikli ve boşluklu yapısı, nesnelliğin devinmesi ile beraber, sosyo toplumun öznesiyle davranır.
21-Özne keyfilikleri toplumsa oluş değildir.
Sosyo toplumların öznesinin de toplumsa olan nesnelliklerin alan eğimine göre olacağı zorunlu ve çok açktır. Sosyo toplumun öznesi de çok büyük oranda, toplumun işleyişinden, toplumun öznesinden ve toplumun bilincinden kaynaklanır. Sosyal öznenin anlama anlatım dil kontur ve kodlarına çevrilir
Bu bağıntıyladır ki toplumun ve sosyo toplumun öznesi ve öznel bilinci daima kişi öznesinden ve kişi bilincinden, kişi özel yaşamından büyüktür. Kişi öznelliği ve kişi bilinci ve kişi özel yaşamı birden tanımlanır birden hak edilir bir oluşma değildir.
Sosyo toplumun öznelliği (öznel amacı) bu kişi bilincini, kişi öznelliğini ve kişi özel yaşamını daima ve sürekli oluşturan, onu büyüten süreç ve süreçler zinciri olmaktadırlar. Zaten bunun için toplumsal ve sosyal süreçlere katılır ve bunların devamından yana oluruz. Devamlarından yana oluruz da sosyo toplumsa süreçlerinde bizim keyfimiz üzerinde olur yanları ve uymamız gereken alan eğimleri vardır.
Sosyo toplumun kesikli sürekli hali içinde sağlatılanlar kişi öznesini, kişi özel hayatını, kişi bilincini o gelişmişliğin sunduğu en geniş şekliyle bir yararlanım olmak zorundadır. Bu yararlanımın kendi kendine sınırı da her şey sizin keyfinize ve öznel bulunuş özgürlüğünüze uygun olamayacağıdır.
Çünkü sistemin işleyiş zorunluluğu sizin keyfinizin üzerindeydi. Ve sosyo toplumun bilinci sizin bilincinizden büyüktü. Bu iki gerekçe, kişi keyfilikleri ve yararlanım sınırlıklarını otomatikman belirleyeceklerdir.
Sürecek
Bayram KayaKayıt Tarihi : 8.6.2012 23:15:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!